Kaç damla yağmur daha düşecek üzerime
Bilmiyorum siyahından
Gecenin sardığı gibi sen olmayacaksın
Yıldızlar sönük ay donuk kalacak
Tutkularım umutlarımın arasından sıyrılacak
Ve sen yok olacaksın
Ve biliyorum bu hayat beni yoracak
Âmâ sen duymayacaksın

Karanfil kokulu odamın penceresinden
Zehir zemberek bir ayaz vuracak
Duvarlarım ıslanacak anılarımla
Solacak renklerim
Dökülecek sıvalarım
Görünecek taş kemerler arasında
Karaağaç desenli kementler
Suskunluk düşecek yanlızlığıma
Korkularım hükümsüz kalacak
Karabasanım sen olmayacaksın

Seninle düştüğüm bu aşk tuzağında
Günahkâr değilim ama
Günahıma sen sebep olacaksın
Sonsuzluğun yumağına ihanet yazılacak adın
Baktığım gökyüzünde nakış kalacaksın
Yeryüzü sınanacak
Gökyüzü ısınacak
Anlamı kalmayan düş kalacaksın
Bulutların boğazında tutunup düşmeye
Ramak kalınca yağmur yok olacaksın

Geceye sır perdesi düşecek
Gündüze ayrı bir dert olacaksın
İki kaş arası günahlarıma
Biçilmiş bir bedel kıblegahım kalacaksın
Belki benim olmayacaksın
Belkide hayallerimin yerinde uyuyacaksın
Yeryüzüne inmiş günahım olacak
Ben günahkârın kalacağım
Bir nefes kadar yakınımda
Bir yıldız kadar uzağımda olacaksın
Belkide gözlerin gözlerime değecek
Ve sen aşk desenli bir resim kalacaksın

İlker Bulut
09.03.2014. 00.36