Tekerlekli sandalye, ceylan derilerinden.
Bir takım heyulalar üzerinde karartı.
Ardında ne var ise, korkar gerilerinden
Başarısızlıkları yüzlerinde morartı.

Bir zamanın çılgını, patileri bilerken.
Gerçek izdüşümünü, kayıtlardan silerken
Yılan gibi tıslayıp, gevrek gevrek gülerken,
Yediği sillelerden, hatırası kabartı.

Ayaklı kütüphane, meydanların larusu.
Titreyen kabadayı, karakterin zorrosu.
Arkasında yürüyor, dümbelekli korosu.
Sözleri gerçek değil, kıt kademe abartı.

Emek zayi- pil bitik, hafıza desen yitik.
Aklı-fikri gel gitte, oyalanıyor bir tık.
Bütün yük vatandaşta, milletin oyu etik.
Topal ata kamçı boş, vücut hantal-daraltı.

Kop gel efe titriyor, yaşı geçkin-iş bitik.
Bu günlere zor geldi,durağan-şarjı yitik.
Sarf ettiği sözlerin, hiç biri değil etik.
Dediği anlaşılmaz, yalınız bir hırıltı.

Pil dolum tesisinde, şarjı paralel takmış.
Akım aşırı gelmiş, beyni erimiş akmış.
Unutmuş tarihini, angutcasına bakmış.
Tutarı yok-geğirir, biteviye bulantı.


Emine Balı Oguz