Gamlanma

Boşuna gamlanma, divane gönül,
Ölmeden ölürsün, kefen biçilmez.
Zemheri de vurur ayaz bedeni,
Yetim bir baharın suyu içilmez.

Çektiğin çileler yıkar dağını,
Her yüze gülene açma bağını.
Öksüz bir kaderin dert ırmağını
Çevirme ummana, suyu içilmez.

Bölünmüş anılar siteme karşı,
Hüznün sesi olsa, titretir arşı.
Bir bulut misali gözlerin yaşı
Sel olur, akarsa suyu içilmez.

Kırılmış bir daldır, her eski sevda,
Tutunmaz bir daha, ne yaz ne kışa.
Sığınma boş yere yalancı düşe,
Rüya da kanarsa suyu içilmez.

Bir ömrü harcadın özlem izinde,
Bir yolcu gibisin yorgun dizinde.
Dönme hiç ardına, aşkın izinde
Kuruyan yapraktan suyu içilmez.

Geceler sır verir düş gölgelerine,
Sessizce yürürken can çiğneme ne...
Bir hicran yankısı dolsa tenine,
Susarsan dağılır, suyu içilmez.

Kervanı kaçmış bir aşkın yolunda,
Adını unutur rüzgâr sonunda.
Ne bir vuslat kalır ne de umut da...
Gönül kırık ise, suyu içilmez.

Yusuf şeker