8
Yorum
38
Beğeni
5,0
Puan
697
Okunma
içinden neşe doğan
dalgalara kapılmak
çalı kuşunun sesinde
zor olan şeyleri sevmek
kıpırdamayan bulutların
ekşi gürültüsüyle ıslanmak
değişik geliyordu
kış marmelatı
yüzümü güldürse de
soğuk şakaları
kahkaha atan üzüm yaprağı
koyu yeşil vicdanı
anlamını taşıran bulut
rutubet kokan yağmur suyu
mühim olan her şeyi üzüyordu
nereye gitsem
varamadığım o meşe gülüşü
moralime hırka giydirecek ağaçlar arasında
kalmak istiyordu
o yüzden az önce işaret parmağımı öptüm
elimde kan vardı
dişlerimin arasında öfke kalıntıları
şüpheli. pürenli aklım
yüzümdeki duygusal iz
dikenleri olan bir kütüphanede kalıyordu
oturuşumun üzgün olduğu zamanlar
nane fidanlarının unutulmuş sularında
çarşamba günleri yalnız olmayı seviyor
belki de ilk defa düşünerek yazıyordum
bugün dışarısı biraz havalıydı
günlerden zeytinli ekmek
bir kadın kendini nehir sanıyor
sessizce sarıyordu geveze ormanları
ne dediğimi bilemeyecek kadar yakınlaşmak istiyorum kendime
içeriye girsin deli kan
imkansızın müthiş dokunaklı ahengi
burnumun ucunda tüten o şaşalı vicdan
sahibinin ruh günlüğünden karanlık çamurlarına
ucu açık bi ağrıya giden
toparlayamadığım bu şeyler
başımı hiçbir yere koyamadığım hüzün
sırılsıklam olmuştu
İlk defa ıslanarak yazıyordum
İlk defa heybetli
.
5.0
100% (12)