Kuş gözü
göğe yükselmekle ne kadar inatlaşır?
uzağı görmeyen, uzakta işi ne

Sonra
cellatların kendi hikâyelerine sıkıştırdıkları
güneşi,
ayı,
masum kalpleri düşünüyorum.


Biz,
dağların anahtarını kaybedeli,
kurtla kuzunun bağdaş kurduğu ovalar
sahipceyedi

Böylesi insanlık,
huzur taşırım sol yanında;
sevmeye âşık,
hasrete bırakılmış aşklar...
neyleyim?
Leylâ, Mecnun olur muydu
görseydi bugünü?


Kör bir nehrin arkasında gidene,
yine kör nehirler doğar
apaçık ortada.


Sevmek,
yiğitlik hırkasını çıkaralı
kışlar daha çok üşütür bel kemiğimizi.
kaburganın yaradılış hikâyesi,
kadınlar...
kadınlar,
kir kesiği tırnak savaşına sokulur


Götüreeebilsem...
sesimiiin ulaştığı
her bir dağa her bir “sanıp çıkan”a..
taşın üstünde direnen bir gölge gibi,
kayadan düşüp de
hâlâ rüzgârla kavga eden bir nefes gibi.


Yaşarken ölmemekti...
zeri
ölmemekti...

22-12025
İST