2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1830
Okunma

Çatınca sen kaşını,
İçtima alanında
Sahipsiz kalan tüfekler gibiyim.
İçi ateş dolu,
Buluşmuşlar fakat.
En masumu
Kirpiklerinin üstünde senin.
Mavi kablo fabrikasının yanındaki
Kibrit kutusuna benzeyen
Evlerin arkasından,
Uzun, çelimsiz,
Seyrek sakallar gibi fışkıran
Yapma ağaçların arasından,
Yürüyorsun sen.
Uzaklaşırken hep
El sallıyorsun bana.
Büktüğünde sen dudağını
Çerez tabağında
Yalnız kalan leblebiler gibiyim,
Küçük esmer bir bademin
Etrafını sarmış.
Yemekler bozuyorum sana.
Yapayım derken inatla
Affedersin diye belki beni.
Evimin mavi boyası,
İkizi ruhumun.
Sen yokken
Farkında değildim
Nerede durduğumun.
Şimdi farkındayım nerede durmayacağımın.