19
Yorum
35
Beğeni
4,8
Puan
268
Okunma
Bir zaman kervanında, Hak ve hakikat yolu.
Bu yol ızdırap dolu, bu yol mihnetle dolu,
Hakîkat bir denizdir, dibe inmek gerektir.
Her taş dipte bir cevher, her inci bir gerçektir.
O cevher ki, gönüller, bin asırdır arar hep,
Bulan ârif olur da, bulmayanlar yanar hep.
Şimdi aç perdeleri, Güneş gönle ulaşsın,
Fânî âlemde olan, hakikâta bulaşsın.
Şu gök kubbe içinde, ne sırlar var kahrolur,
Bilenler Hakkı bulur, bilmeyenler yok olur.
Cihan dolsa da hırsla, gerçeğe ulaşılmaz,
Kalp samimi değilse, gönülle uğraşılmaz.
Hak olan, göze değil, kalp gözünde görünür,
Ona eren kişiler, gökte sırra bürünür.
Hakikat pazarında, ne altın var ne de taş,
Kalpte sevgi var ise, nedir bu dert, bu telaş.
Ey dostum, hakka yürü, kervandan kalma geri,
Yoldaşın olacaktır, ahirette her peri.
İlâhî, bu yollarda, doğruluk bize yardır,
Hakîkat sır olunca, gönül aşk ile vardır.
Zaman kervanı geçti, ben hâlâ yolda kaldım,
Bir aşk ile yaşadım, bir sevda ile öldüm.
Gece gündüze dönsün, gönül nur ile dolsun,
Rahmetinle ruhumuz, hakikate yol olsun.
Ayakları sabit kıl, Ey Rabbimiz bu yolda,
Yolumuz aydınlansın, nurunla ışık ol da.
Feryâdım sana ayan, duâm sende nihâyet,
Bana vuslattır ölüm, Sana aşktır kıyâmet.
...andelip...
5.0
95% (20)
1.0
5% (1)