NE İSTEDİN BENDEN
Sensiz geçen bir kaç yılın ardından
Sana rastlamak bana iyi gelmedi.

Karışık duygular içerisindeyim.
Öfkeli değilim
En azından bunu biliyorum.

Soğuttun beni kendinden, sorgusuz sualsiz çekip gidişinle.

Bunu başarmak kolay olmadı
Ömrümün yarısını alıp götürdü benden.
Çünkü bu aşkın günahķârı ben değildim.

Bu aşkı isteyen de ben değildim zaten.

Masum gözlerinin ardında, nasıl zehirli
bir yılan saklıymış,
düşündükçe deliriyorum.

Ne istedin benden.
Neden bu acıyı bana reva gördün
Neydi bu intikam
Neydi bu azap?

Bu cevapsız kalan sorular beynimi kemirdikçe, senden nefret ediyorum,Nefret ediyorum.

Çok üzgünüm demek istemiyorum.
Çünkü bu saatten sonra bunun herhangi bir anlam ifade edeceğini de düşünmüyorum.

Sadece sana hâlâ çok düşkün olduğumu biliyorum.

Çekip gittikten sonra mutlu olduğumu düşünmüşsen, yanılmışsın.

Sensiz nasıl yaşıyorum bilmiyorum.
Bir ölüden farkım yok.
Buna yaşamak diyorsan eğer.

Yıllarımı karanlık bir hücrede geçirirken senin gözlerine rastladım apansız,
O virane şehirde.

Olmayacak işe amin denilmeyeceğini de biliyordum.
Lakin söz geçiremiyordum fütursuz duygularıma.

Kendimle çok çeliştim.
Yapma,
Yapma dedim.
Olmaz,
Olamaz dedim.
Yazık olur ikimize dedikçe,
Kendime lanet ettikçe,
Gözlerin aklımdan hiç çıkmıyordu.

Geceleri karanlık çökünce
Soğuk odama,
Duvarlar üzerime üzerime geliyordu.
Azraile canımı, teslim etmekten yoruluyorum
Adını sayıkladıkça.

Yapamıyorum, sensiz nefes alamıyorum.
Seni görmeden elini tutmadan geçen hiç bir gün bana huzur vermiyordu, vermiyor da.

Belki zor olacak
Belki yoracaktı beni duygularım
Ama herşeye değerdi,seninle iki saniye geçirmek bile.

Yapamadım, başaramadım.
Korkak de, hain de, yılan de Ne dersen de kabulüm.

Ama ben hâlâ ardına bakmadan ,
kaçar gibi giden aynı kişiyim.

İster kız, ister vur, ister söv
Şimdi bir ölüden farksızım.

Bu sevdanın günahı nasıl çekiliyor,
ölüme gerek yok.
Bana sor.
Gel de bana sor
sor...
Sor bana.