0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
82
Okunma
Zaman oluyor ki bir hafakan basıyor
Kalbim sıkışıyor, sanki dünya başıma çöküyor
Beynimi kemirirken olmadık bir sürü soru
Buhranlar içinde kalıyorum, çıkamıyorum yukarı doğru
İftiralar, hakaretler bini bir para, her şey aleyhimize
Sorgulamadan attılar içeri, eşler bile hapiste
Sesimi dünya duymuyor, yatıyorum beyhude içerde
Çok zaman oldu hasret kaldım evlad-ı iyalime
İşimden oldum, biçareyim, zulüm içinde zulümdeyim
Eş dost terk etti, evsiz barksız bir acip viraneyim…….
(Estağfirullah)
Bre nadan neden şekva edersin ki şu halinden
Sanırsın nimet içinde iken kovuldun cennetten
Kardeşlerin tarafından dipsiz bir kuyuya mı atıldın?
Ya da bir kadın tarafından iftiraya mı maruz kaldın?
Eşini mi bıraktın bir seherde yola çıkınca ardında?
Yoksa tufanda koca bir dalga mı girdi oğlunla arana?
Karanlık bir gecede balık tarafından mı yutuldun?
Yoksa yara mı sardı her santimini vücudunun?
Baban mıydı can düşmanına ihbar eden seni?
Buz gibi taşa mı yatırdın yoksa kesmek için ciğer pareni?
Su mu aradın yoksa bir ses mi iki tepe arası durmadan koşarak?
Evladına bir şey olur diye bir taraftan da korkarak…
Allah aşkına ne bu sıkıntı biraz sakin ol!..
Harun gibi tarafın belli nasılsa rahat ol!..
Korunuyorsun kah mağarada kah gemide
Balık bile yeri gelince sana munis bir sefine…
Allah iman edip salih amel işleyenlere vad etmemiş miydi
Yeryüzünde hakim kılmayı, korkularını güvene çevirmeyi (Nur-55)
Kelamullahta bu kadar açıkken ayet,
Bu ne kasvet!... Allah nurunu tamamlayacak elbet! (Saff 8,Tevbe 32)
Öbür tarafta vadedilmişken ebedi bir cennet
Sızlanmayı bırak! Ne olur azıcık daha sabret.
Ne gam senin için çıksaydın feth-i İstanbul için yola
Ayağına diken batmış, aç kalmışsın dert mi Allah aşkına?!...
Ne ehemmiyeti var, O mübarek dudaklardan dökülen
“ve ni’mel ceyşu ceyşuha” müjdesine muhatap sen isen.
Almışsın bir onurlu paye ki dünyalara bedel
Ukbada dahi mevkiin bilsen ne kadar güzel.
Bir ihtimal sen isen “GARİP” diye müjdelenen
O kutlu dudaktan inci gibi “selam” olup dökülen
Sana ise “kardeşim” diye taçlandırılan o kelam
On dört asır evvel söylenen: “ KARDEŞLERİME SELAM”
Değmez mi bu kadarcık eziyete, bu kadarcık çileye?
Sana düşen zulme karşı beklemek sabır ile
Başını büküp önüne, edep ve tevazu ile cevap vermen
“ve aleyküm selam Ya Rasulallah ve aleyküm selam.”
SELİM / 31 Ağustos 2017