4
Yorum
32
Beğeni
0,0
Puan
345
Okunma

Ben,
topraktan değil,
duanın tam kıyısında çatlamış
bir sabır taşından doğdum.
İsyanla değil,
ince bir sükûtla yoğruldum.
Ve öğrendim:
Yağmura değil,
onu gökten indirene minnet edilir.
Avucunda nasırla dua tutan anaların
iç çekişiyim.
Gölgesinde uyutulmuş korkuların
korkusuz rüyasıyım.
Ne altına öykündüm,
ne tahtlara göz diktim.
göğe bakan her çiçekte,
toprağın alnına yazılmış bir niyetim.
Rızkı,
pazarın hoyrat terazisinde değil,
bir güvercinin gagasında aradım.
Ve bilir misin sevgili,
dünyanın tüm pazarlarına inat
gönlümü takasa hiç açmadım.
Ey hayat,
ey kıyısından geçemediğim geceler…
Açlığımı ekmekle değil,
şükürle doyurdum.
Çünkü öğrendim:
Bazı sofralarda tuz değil,
minnet dökülür.
Sırtıma giydirilen yokluk ceketini
çıkarmadım.
Onu terzim olan kadere,
Hakk’a duyduğum sonsuz hürmetle giydim.
Zulümle bükülen her yolun
bir çöküşe çıktığını bilirim.
Ben
çökmem.
Çünkü benim kıblem
daima dimdik ayakta durur.
Ey söz,
ey kalemin en titrek ucu,
sen de şahit ol:
Bir lalenin sessizliğinde,
bir bulutun alnındaki sırda
hep Hak’kı bildim.
Ve
hiçbir hükümdarın
gölgesine sığınmadım.
Gölgeyle dost olan,
güneşi unutur.
Işığın sahibine âşık oldum.
Bir tek Hakk’a eğilir başım.
Gökyüzüyle konuşan kadınların
dilsiz duasıyım.
Yalnızlığıma süt taşıtan analar gibi
sabrı pişirdim taş tencerelerde.
İçime ağladım,
çünkü bazı gözyaşları
toprağın değil, göğün nasibidir.
Bir tas suyu
bir cümleyle bölüştüm.
Ve ne zaman içim daralsa,
bir yetimin yüzüne secde ettim.
Rüzgârı eğmeyen dalların
kökündeki sır oldum.
Zemheride gül açtıran duaların
ilk kelimesiyim.
Diz çökmedim,
çöktüm sananlar oldu.
Her düşüşte
bir dağ daha diktim içime.
Ve bil ki:
Alnımda
hiçbir güç
Hakk’tan başka bir iz taşımaz.
Çünkü
ben aşkı,
yalnızca
“Rahman”ın gölgesinde sevdim.
Ey dünya,
ey yaldızlı yalanların tahtı…
İçime yoksulluğu değil,
ikramı sakladım.
Gör ki:
Yüreği ekmek gibi bölünenlerin
ahı ağırdır,
ve o ahın
en ağır hecesiyim.
Peri Feride ÖZBİLGE
11.08.2025