4
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
319
Okunma
Hikayesi yok mizansen
Birinci Vaka
Günlerden perşembe saat on beşte
ayva yaprağını atınca boğazına
içindeki korsan arı soktu damağına
anında şişti dudakları
koşup anasına
kundakçı beni döverek elek etti
hemen inandı kadıncağız
okul yolunu kesti
hiç bir şeyden habersizken
ortalık savaş alanı
inledi meydan
"kaçanın anası ağlamaz"
aklına düştü
kardeşi Bircan ablası Nurcan
takıldılar peşine
hepsi Çine bardağı gibi döküldü
Kundakçı yaman
o akşam kaldı dedesinde
olmadı dediği sabah da oldu
gidip okuluna oturdu sırasına
cumasına okula gelmedi hiçbiri
öğretmene etmişler şikayeti
bir hafta çıkmadılar teneffüse
doğrusunu öğrenince
gülüştü herkes...
İkinci Vaka
Nurcan aşık oldu
Her zaman farkında vardı Kundakçı
silgi kalem bahane
"K" yazardı tebeşirle karatahtaya
bir de "N"
sil onu çabuk derdi "Şebek"
daha o yaşta
çok güzel şiir okur saz çalardı
Nurcan kırınca sazın tellerine
gittiler disipline
affetseler de üçünü
onlar hep dişini biledi
Asar yokuşunda kurdular pusuyu
yara bere içinde kalan Kundakçının
yırttılar defterlerini pes etmedi
üçlü çete okulu erken kesti
Kundakçı ise yıllar sonra
üniversiteyi bile bitirdi...
Üçüncü Vaka
Anlatmaya dilim
yazmaya elim varmıyor
yıllar ne çabuk akıp gidiyor
Birol barışalım mı
Bak Atatürk Parkında torunlar koşup oynuyor...
5.0
100% (7)