8
Yorum
38
Beğeni
5,0
Puan
379
Okunma

Panayır sahnesi kalabalıktı: renkli, gürültülü, curcunalı...
Kimileri maskeyle girdi, kimileri maskeyle çıktı.
Ben de araya karıştım.
Biraz güldüm, biraz güldürdüm,
Arada iğneyi usulca dokundurdum.
Her çadırda bir söz vardı, her sözde bir sır.
Kimi güldü geçti, kimi durdu düşündü.
Hangisiydiniz bilmiyorum.
Ama okuduysanız,
Siz de artık o panayırdasınız.
Saygı ve sevgilerimle;
Allah’a emanet olunuz.
Panayır gelip kurulmuş,
Dünyanın tam merkezine.
Onca insan hemhal olmuş,
Toplanmışlar körfezine.
Herkesi bilme dostane,
Taşır da bilmezsin fitne.
Bir köşede dönme dolap,
Bir ileri, iki geri.
Döner durur yalap şalap,
Tekdüze gider tekeri.
Sıkıştırmış, doluyor vade,
Akıl da ermez bu derde.
Ya o maskeli baloda,
Hoş görünüp yanaşanlar,
Hakkı gösteren tabloda
Bir bir maskesi düşenler.
Sırrını açsan okurlar;
Sorsan, sendedir kusurlar.
Her çadırda bir yalan var,
Baldan tatlı gelir sözler.
Durulan sahne, alan dar;
Hokkabazdayken tüm gözler.
Güder aklınca koyunu,
Koyun ne bilsin oyunu.
Mesut’u kızmasın dostlar,
Yine söyler alıp sazı.
Kuzuya bürünmüş postlar,
Gizlerler soğuk bir yazı.
Kapanıp mola arası
Gel dost, sizde söz sırası
5.0
100% (14)