0
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
174
Okunma
Çok fazla suçlayamam ağaç kovuğunu
hafif ayak ucuna basa basa geldi anaçlık
renkler eksiyi getirip yeniyi götürür iken
bir sevimliydi
burnumun ucuna diklenen kokulara
Ve sadece acıya sebebi ziyareti
ağır is kokulu sevdiğim şehir
yanmış bir o kadar tükenmişlik işte
karıncanın göçü arkasında ,
gecenin üçüne kadar ne uyumaz /uyumazlığı nasıl anlatayım bundan sonra birine
Bir adam boyu hüzün neyler onu
ve
kayıp gitti köpük beyazı bir çocukluk avuçlarımın arasından
bir o kadar hissizim kalmak mesele
Şu dakika itibarı ile kalbin kayıplarını asıp nemle duvarlara
dağlara, sulara ,
en yaşça ağaçlara
bir sabah selamı ne güzel olurdu
desem mi?
bizim köyde değneksiz gezilmediğini
benden iyi bilir
Bir asra kıyım lazım demek ki
hiç kimseden uzak yağmalar, talanlar görmüş
şu kalp
her vakit avare bilgiliği
fakat bilmediği bir şeyin kabul vakti
kimin yüreği ağzında birini severken
vede sevmezken
tanımışım onu
Şunu çok iyi biliyorum ki
ipek kozasında ağırmış ömür
artık hiçbir dokunuş öldüğü kalpten
bir daha yıkayıp def /edemez beni
Düne hatırı kaldığını düşündüğüm
her bir saatti
gözü kapalı azat ediyorum
İçe doğru doğrulur yaşım
kaç bahar elimde ki bozukları alıp güle güle harcar
fikrine uyumlu bir ben
bir ben varım artık ….
30-06-2025
İST
zaralıcan
5.0
100% (4)