1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
132
Okunma
AH DİYARBAKIR’IM
Sokaklarında büyüdüm,
Koştum, düştüm,
Dizim kanadı ama ağlamadım.
Çünkü senin gibi, surların gibi
Dimdik durmayı senden öğrendim.
Adın geçti mi şiirlerde
Yutkundum sessizce.
Gözlerim doldu ama akmadı yaşlar,
Dicle’nin suları yeterdi zaten
Bütün hüznü taşımaya.
Senden uzakta büyüdüm, evet...
Ama içimde hep
Bir Hevsel baharı,
Ulu Cami avlusunda güvercin sesi,
Dağlara düşen gün batımı kaldı.
Ah, kimse bilmez
Seni nasıl özlediğimi!
İstanbul’da bir akşam
Birden Kürtçe bir şarkı duysam
Yüreğim o taş sokaklara koşar.
Diyarbakır’ım…
Sırtımı dayadığım o kadim surlar
Artık ruhumun duvarları.
Dicle gibi acır
On Gözlü Köprü’ye.
Uzakta olsam da
Gelip ara beni Bizans’ta.
Ben senin çocuğunum;
Kanımda sıcaklığın,
Sözümde kahrın var.
Hasretini gözyaşlarımda sakladım,
Adını mıh gibi aklımda tuttum.
Çocukluğumun, gençliğimin şehri...
Anıttan Dağ Kapı’ya ayak izlerim kaldı.
Hasretinden saçlarım ağardı...
Eyyüp Balta
5.0
100% (2)