6
Yorum
18
Beğeni
0,0
Puan
289
Okunma

________
Bu şiir,
bir balonun ipine tutunup gökyüzünden düşen
ama yere hiç inmeyen çocuklara
Kudüs’ün, Halep’in, Gazze’nin, Cizre’nin,
sınırlardan sızan çocuk gözlerine adanmıştır…
P.F.Özbilge
______
Usta,
bu defter artık gözyaşı tutmuyor.
Ve mısralar, çocukların isimleriyle
buruşmuş bir yokluk pusulası gibi.
Bir balonun ipine tutunmuş bir çocuk
hâlâ düşüyor gökyüzünden—
ve herkes “yere düşerse haber verin” diyor,
oysa çocuklar yere düşmez usta,
düşen biziz...
Biz; gözyaşıyla kavrulmuş vicdanlarımızla
tahta atlara binemeyen çocukların
yerine sustuk her defasında.
O yüzden usta,
bizim cümlelerimiz kırık,
bizim içimizde hâlâ salıncağa binmek isteyen
yetim cümleler var.
Kırılmış birer salıncağa dönüşen
sözlerimiz, dualarımız ve sustuğumuz her yer…
Artık oyuncaklar bile korkuyla bakıyor hayata,
ve anneler bebek bezi değil kefen hazırlıyor gizlice.
Gözyaşıyla yıkanmış oyuncaklar
toprağın altına gömülüyor artık,
ve biz hâlâ “umut” diyoruz,
içi boşalmış bir kumbara gibi.
Kudüs’ün çocukları—
birer gölge şimdi.
Adı kalmamış,
hatırası taşınamayan,
resim defterinde yarım kalmış bir güneş kadar suskunlar.
Usta,
bir annenin dizlerine düşen o son bakıştan
daha ağır bir şey var mı bu dünyada?
Ya da mezar taşına sarılmış minik bir elden
daha keskin bir soru?
Ama bil ki,
onlar hiç gitmezler.
Gözümüzün bebeğinde yaşarlar,
kaldırımların mazgalında,
annelerinin ağıtında saklıdır adımları.
Kimi zaman
rüzgar olur, bir annenin saçını okşarlar.
Kimi zaman
bir ekmeğin buğusunda ısıtırlar babalarını.
Ve kimi zaman
bir şairin kalemine sığınırlar—
yalansız, susuz, yarasız
bir dizede uyumak için…
Gece olunca yıldız olurlar,
kardeşlerinin penceresinden içeri sızarlar.
Ve gülümserler,
çünkü hâlâ oyun çağındadırlar.
Ve biz,
o gözleriyle konuşan çocukları
çoktan içimize gömdük,
ama hâlâ
her mısrada doğuruyoruz onları.
Ve sen sordun ya:
“Sahi çocuklar hiç ölür mü usta?”
Hayır.
Çocuklar ölmez.
Biz yok oluruz onların ardından.
Çocuklar gitmez.
Biz yerimizde kalakalırız—
susarak,
kanayarak,
dilsiz kalabalıklara karışarak…
Ve en çok da
kendimizden utanarak.
"Bir çocuğun gözyaşı,
bütün insanlığın yüzüne yazılmış sessiz bir kıyamettir."
Peri Feride ÖZBİLGE
28.05.2025