11
Yorum
35
Beğeni
5,0
Puan
403
Okunma
Bir nefes boşluğunda asılı kalmış sorular gibi,
Evrenin sessiz türküsünde yankılanan bir fısıltı...
Var mıyız, yok muyuz?
Bir rüya mı bu gördüğümüz,
Yoksa rüyanın içindeki bir başka rüya mı?
Zihin dehlizlerinde kaybolmuş bir gezgin gibiyiz.
Anlam arayışında, her köşe başında bir ayna,
Kâh kendimizi görürüz, kâh binbir yabancıyı.
Kimdir "ben" dediğimiz o gizemli yolcu,
Hangi limana doğru sürüklenir bu gemi?
Zaman, akıp giden bir nehir mi,
Yoksa durduğumuz yerde dönen bir çark mı?
Anılar, suyun yüzeyindeki yansımalar gibi,
Bir an varlar, bir an yoklar, silinip giderler.
Her "şimdi", geçmişin ve geleceğin kesişim noktası,
Bir anlık aydınlanma, sonsuz bir karanlığa gebe.
Yalnızlığın derin sularında yüzerken buluruz bazen
En kalabalık düşünceleri.
Bir yıldız kayar gecenin koynunda, dilek tutarız,
Bilmediğimiz bir geleceğe umutla fırlatırız kelimeleri.
Belki de cevaplar, soruların ta kendisidir.
Kelimeler kifayetsiz kalır bazen,
Hislerin okyanusunda boğulur mantığın sesi.
Sadece bir bakış, bir tebessüm, bir sessiz anlayış...
Hayat, bu sonsuz sorgulayışın kendisi belki de.
Ve biz, bu sorgulayışın yorulmaz yolcuları,
Birbirimize tutunarak, karanlıkta ışığı arayanlarız...
Merdümgiriz
5.0
100% (23)