Bir kimseyi sahip olmadığı sıfatlarla övmek, onu kibarca yermek demektir. cemil sena
Aren-
Aren-
VİP ÜYE

Adem ve Âdem (Keşmekeş)

Yorum

Adem ve Âdem (Keşmekeş)

8

Yorum

30

Beğeni

0,0

Puan

506

Okunma

Adem ve Âdem (Keşmekeş)

’’Bebeklerin neden ilk doğduğunda gözyaşları yoktur Adem?’’
’’Ağlamak değil sılaya özlemdir ilk ağıtları. Âdem olduğunda dünyayı tanır, akmaya başlar ilk göz yaşları’’



‘’Güneş batınca gölge aslına döner!’’
Ey gölgem!
Gecenin bağrında saklan
Şafak doğduğunda ben Güneş’e dönerken
Sen ardımda kalacaksın!

Karanlığın tılsımında gizlenmiş gecenin sesi
Söyle sapağım nerde?
Doğarken ağlayan bebeklerin her acısı kucağımda
Oysa herkes mutlu
Neden bebeğin ağıtında gözyaşı yoktur
Hiç düşündün mü?
Seni kaybetme korkusunu
Her gece yüzüme vuruyorsun
Günü beklemen niye anlamıyorum?
Güneşle doğuyorsun
Kimi önde kimi arkada
Hiç terk etmeyecekmiş gibi ruhumu okşuyorsun.

Ah karanlığın pus kesimi!
Renklerimi de örtüyorsun
Zift dökülmüş gözlerime
Göremiyorum!
Neden bebeklerin gözyaşı yoktur
Bilemiyorum…


Kulağıma üflenen adın ilk ezan hürmetine
Titreyen yüreğe düşen ateşin kudretiyle
Aşk’ın ney gücünden
Mey haline dönen ezginin ömürlük hatrına
kirpiklerimden biriken damla dökülsün
Akmıyorlar ne çare!
İlk helal yudumların sus hakkını bildim
içe döktüm
içre aktım
Oysa anlık mihmandım kapında
Konmakla göçmek arasında ki zamana tutsaktım sadece
Dilim sustu kulaklarım dinledi
Şefkat parmaklarının masajlarında göğsüm dinginlendi…
Sırtımda sürtünen bu merhamet eli kimdendi?


Ah vaktin acımasız savgusu!
Rahvan yürüyüşünle aldatan özgürlük koşucusu
Dört nalın sancısından acıyan dudağın köpürtüsü…
Ben neredeyim?
Terkine sığmayacak yükte ağrılarım var
Manadan düştüm bu vaftiz niye?
Oysa fıtratımla tertemiz değil miydim?
Gelir gelmez kirlenmek ne acı!
Hangi ara tutuldum;
Karanlığa kesilen göbek bağıyla mı bağlandım
Dünya denen bu zındığa!

Arşa dikilecekse başım yuh sana!
Belki bir damlanın sığınacağı çukur kalmıştır suratında…

Mecnun’un Leylası ‘mı
Devenin yavrusu mu aşktı?
Hangisi daha üstün, hangisi daha tutkundu?
Deve’nin hörgücü erimekte
Mecnun’un dizleri çözülmekte ne için
Aşk kime nasip kısmet dediğin ne kadar tane?




Ey Beyhude fikirlerim!
Azat et benliğimi
Kölelik makamında günler benim olsa ne çıkar?
Kısmetine koşmazsan
Senin çaban yoksa Adem
Hepsi nafile!

Ey Âdem ulaştır mahfilime aydınlat yolumu Hak üzerine!

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Adem ve âdem (keşmekeş) Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Adem ve âdem (keşmekeş) şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Adem ve Âdem (Keşmekeş) şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ŞÜKRÜ ATAY
ŞÜKRÜ ATAY, @sukruatay
20.5.2025 10:28:31
Serbest şiirlerin usta kaleminden muhteşem güzellikte yazılmış bir yürek sesiydi şiiriniz, gönülden kutluyorum tebrikler üstadım.
Şiir ve yorum uzmanlarınca yazılmış yorumlar da aynı güzellikte muhteşemdi.
En kalbî selam, sevgi ve saygılarımla.
Esenlikler ve şiir dolu günler diliyorum 💐🤗
Ferda,ca
Ferda,ca, @ferda-ca
16.5.2025 21:33:23
Şiir, insanın içsel çatışmalarını, varoluş arayışını ve aşkın derin sorgusunu mistik bir dille anlatıyor. Gölge, karanlık ve gözyaşı imgeleriyle ruhsal bir keşmekeş yansıtılıyor.

Tebrikler

Saygılarımla sair.
Etkili Yorum
Ramazan Boran 1
Ramazan Boran 1, @ramazancboranc1
16.5.2025 20:53:42

Hz.Adem’in (A.S) ayak bastığı ilk zamanlarla başlayan hikâye.. Yani insanoğlunun sürgünle mühürlenen varlık serüveni.

Her doğan bebek cennet aleminden dünya hayatına düşen bir hatıradır aslında. Gelişiyle değil de gidişiyle kutlanan bir yolculuk.Belki de bu yüzdendir bebeklerin doğdukları anda gözyaşlarının gelmemesi.Gözyaşı ise, dünyaya karıştığında, yani bu faniliği tanıdığında gelmeye başlayacaktır ancak.

Onların bu olağan dışı durumu, dünyaya henüz ilk adımının tanığıdır.

Bebekler daha hiçbir şey bilmese de bir ayrılığı vardır. Rahimden dünyaya düşerken bir cennet kaybı yaşar belki de. Anne karnındaki huzurun, içindeki gizli ışığın yerini alan bu yeni, ve bu yabancı dünyaya eksik gelir. Sonra kendince der ki '' ben neredeyim"

İnsan doğarken asıl evini geride bırakıyor henüz bir evi bile yoktur.
Ağlar ama aklı yetmez buna. Çünkü şu anda sadece beden elbisesini giymiştir.Çünkü henüz dünya kirini tanımamıştır. Gözlerindeki o saf gözyaşı sancısı cismin değil, ruhun doğum sancısıdır aslında.

Ruhu bu yabacı mekana henüz alışmamıştır. Zamanla acıyla, sevinçle ailesinin sesiyle bağ kurdukça, dünya gerçekleriyle tanış ettikçe eksikliği daha net hissedildikçe gözlerinden yaşlar süzülmeye başlar. Çünkü artık âdem olmuştur: Çünkü dünya ile bağ kurmuş, kendisini bekleyen o çileli serüven başlamıştır artık.
....

Güneşin batmasıyla birlikte gölge kendi aslına döner. kimsenin göremediği ama herkesin içinde taşıdığı o suskun yalnızlığa. İnsan kendi gölgesine bile tutunamazken, ne olduğunu aramalı gecelerde. Her doğuşun içinde gizli bir ağı vardır aslında. Doğarken ağlayan bir bebek neden hayal kırıklığını dökmez?(Gözyaşı) Belki de kirlenmemiş gözlerde yaşam yoktur o anda.Belki de hakikat, ilk nefes alışın çine gizlenmiştir de o yüzdendir yaşın gelmemesi

İnsanoğlu dünya kapısından içeri girdiği andan itibaren hem misafirdir hem mahkum. Defalarca tekrar edecek bir sürgündür bu.

Aşk , adı üflenmiş bir sır gibi düşer insanın içine. Ney iniltisinde bir hiçliktir o? Mey haline gelmiş bir ezgi midir insan, yoksa sarhoş olan mıdır?

Zaman, acımasız bir seyyah gibi sonsuza dek üstümüzde dolaşmaya devam eder. Her şeyde biraz daha zincirleniriz.Boş ve yavan olan bir şeyin peşinden dört nala koşan hayallerimiz köpürür durur ama geriye dönük olarak da sadece toz bulutları kalır.Hangi hayal, hangi dua, hangi aşk insanı hakikate ulaştırır? Mecnun'un çöllerindeki mecnunluğu mu, yoksa devenin sevdiğine hasret mi daha kutsaldır?

Varlığın özü teslimiyetin saf huzurundadır. Kölelikte geçen bin yıl, bir hakikat uğruna feda edilmez mi?

Kendinde kendime sesleniyorum. Çünkü ben gölgemle hesaplaşırken bile aydınlığa muhtacım.

Bir gölgenin sahibine hasreti gibi, insan da özüne özlemle tutunmak zorunda.Gölge güneşi kaybettiğinde uzayarak kaybolur, Adem de Rab’binin nurunu yitirdiğinde karanlığa mahkûm kalır. Her gece, insana kendini hatırlatan bir sükûtla gelir oysa.
Zira gecelerin musahhar kılınışında sadece karanlık değil, yaratılışın ilk sancısı da gizlidir.

Oysa biz, kirlenmeyi öğreniriz zamanla. Sevilmeyi değil, sahiplenmeyi, kalmayı değil, terk etmeyi; görmeyi değil, hükmetmeyi.İlk ağızdan dökülen ezan ve kametle başlayan tertemiz bir ömür, her adımda biraz daha lekelenir. Adına kader denilen yazgının elleriyle, kendi ellerimizi bağlarız çoğu zaman.

Aşk bile kirlenir bazen, mecnun olur, hörgüç eritir, ama hâlâ sormayız: "Aşk kime nasip, kısmet dediğin ne kadar tane?" Çünkü aşkı dahi sahiplik sanırız. Oysa aşk sızıdır, aidiyet değildir. Tıpkı gözyaşı gibi… Tıpkı bebeğin gözyaşsız ağlayışı gibi.

İnsanın yükü ağırdır gerçekten

De ki ; Ey kendine yabancılaşmış Âdem! Her gözyaşsız bebek, içinde saklı bir peygamber niyeti taşırken kirlenmeden önceki halimizi hatırlatmaz mı? Belki de bize düşen, o ilk haliyle tekrar buluşmak değil midir? Belki de kurtuluş, gözyaşının kendisinde değil, onu tutan iradededir. Belki akmayan yaş, içe düşen secdenin sıvısıdır.Hiç düşünmez misin?

Ve de ki: Ey zamanın acımasız yokuşlarında tökezleyen benlik! Ruhunun pusulasını yeniden hakka çevirmedikçe, hiçbir yokuş inişe dönmeyecek.

Ve işte o yüzden ey Adem/oğlu!
Her doğan bebek ağlar da
Henüz gözünden yaş gelmez.

Sevgili Aren abinin şiirleri genel olarak
biçimden çok özle var olur Bu şiirdeki her dize başlı başına bir dergah gibi.İçeriye gireni koruyan, düşünen sarıp sarmalayan bir mekan. Kelimeler yorgun değil, vakur.
Duygu çok fazla süslü değil, derin.
Bu nedenle bu şiir, bir arayışın eseridir.

Eyvallah abi.
Sevgiler ve selamlar olsun
Çaylar her zamanki gibi sizden,
Kahveler bizden.🫖☕



Etkili Yorum
-Tesbih-
-Tesbih-, @eternal2
16.5.2025 15:12:16

Kendi gölgem,kendi sorgularım,kendi acılarımın dile geliş yankısındaki satırlara...

Derin bir nefes alalım.

O gölgeler geceye sığınan
O hep arkamızda kalacak olan gölgeler
Bir dönüşümün eşiğinde,kimbilir ışıktan korkar gibi belki de..

Hayatın karmaşık yollarında hangi yöne sapmanın sorularında karanlığın tılsımı.Ki kaybolmak bazen doğru yolu bulmanın ilk adımıdır.
.sükutsa en gürültülü çığlık.

Dünyanın neşesi ,içimizdeki hüznü daha da derinleştirdiğinde,

Acı bazen en derin anlamların doğum sancısıdır.

Belki de en saf acı,henüz ifade bulmamış olandır.


Korkular bizim en yakın arkadaşımızdır saygıdeğer Aren.
Bazen ışığın hatırına acıdan dışarı çıkamamak var ya..İşte o gitmekle kalmak,konmakla göçmek arasındaki çizginin misafir geçişi.

Nasıl derin
Nasıl insana kıymık gibi batan satırlar Aren.

"Neden bebeklerin gözyaşı yoktur"bilemiyorum..ama

Umutsuzluğun ve çaresizliğin yoğun halinde aynı sorularla tekrarlanıyor benim de içim.

Hakikat en karmaşık yolların sonunda gizlidir.ve en büyük yolculuk iç dünyamıza yapılandır.

Aşkın ve inancın gücüyle o vakit
ruhumuzu azad edelim bu şiirle.

Çok beğenimle.
Saygılar,
Müjgan Akyüz
Müjgan Akyüz, @mujganakyuz
16.5.2025 12:03:38
Hakiki aşkı Allah bir lütuf olarak bazı kullarına tattırıyor. Sonra onları o aşk ile sınıyor, hangi yönü tercih edip yürüyeceklerini tartıyor.
Nilüfer Aksu
Nilüfer Aksu, @nilufer-aksu
16.5.2025 11:47:27
Altını çizerek sindire sindire okuduğum bir paragraf da şöyle yazıyordu

“Bazen öyle sorular gelir ki cevabını sadece bilgiyle değil,yaşanmışlıkla,sezgiyle,şuurla vermek gerekir.”

Kanaatimce yaşamda cevabı olmayan soru yoktur,sadece zamanı gelmemiş cevaplar vardır.Her birimizin içinde..

Allah kalp gözümüze zeval vermesin..


Saygıyla,Sayın Aren
Tebriklerimi bıraktım..
Believe-TülA(y)slan
Believe-TülA(y)slan, @believe-t-layslan
16.5.2025 09:43:25
Şüphesiz günün şiiridir
Şurada kalp ampulu sahte atmayan nadir
Olan konakçı ruhlardansın


Şiir ne bir kitap okuduktan sonra
çıkar
Ne de bir filmden sonra
Ne de bir aşktan ya da üzüntüden
sonra
Zaten geçmiş şu an gelecek
Yazılmışken önceden 😶🌫


Şiir kendisini yazdırır
Vakti geldiğinde
İnsan sanıyor ki sadece nefes alanlar canlılar
ölür
Halbuki şiirlerde ölür kendilerini yazdırdıktan
sonra
Bir kâğıt parçasının da nefes alıp verdiği
gerçeğini
Hiç kimse ama hiç kimse inkar etmesin
Bedenler de görüldüğü gibi değiller zira




Şiirin on iki
Arşlık kalpi çıkıp gitmiş
Gidiş oraya Ben Hakkım diyenin kapısına


Sevgi ve ışıkla
Işık ve sevgi dolu kal ruh makamında
🪄🪞🌟🍃

Believe_TülAySLAN tarafından 16.5.2025 09:48:57 zamanında düzenlenmiştir.
Mahvash
Mahvash, @mahvash
16.5.2025 05:26:48
Sabahın seher vaktinde bu şaşırtıcı satırları okumak nasipmiş. Ve şiirin hikayesi çok daha ilgimi çekti.


Selam ile.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL