Aslında bu yazı, çalışmalarımın ve araştırmalarımın notlarının küçük bir parçasıdır. 19. yüzyıl dediğimizde tarihsel olarak 1801’de başlar ve 1900’de sona erer. Benim araştırma odağım ise 1840’lı ve 1860’lı yıllardır. Eğer 1915’ten bahsediyorsak, bu artık 20. yüzyılın konusudur. Ayrıca üzerinde durduğum dönemde ‘Ermenistan’ adıyla bir devlet mevcut değildir. Benim ele aldığım zaman dilimi 1915 olaylarıyla ilgili değildir. Tarih kayıtlarını incelerken Almanya’ya göç eden Türklerle ilgili anlık duygu bağlantısı kurdum ve o anda hissettiğimle bu kısa yazıyı kaleme aldım.

Eğer savaş döneminde bir soykırımdan söz edilecekse, bunu ancak Birinci Dünya Savaşı’nı hazırlayan ve yürüten büyük güçlerin politikaları çerçevesinde değerlendirmek gerekir. Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya’nın Ortadoğu’da güç olma çabaları, buna paralel olarak İngiltere, Fransa ve Almanya’nın ‘Bizsiz Ortadoğu olmaz’ anlayışı, dönemin jeopolitik koşullarını şekillendiren temel dinamikleri göre soykırım demek ne kadar doğrudur?
iş gücü göçü sebebiyle parçalanmış aileleri düşündüm. Yazının başka bir amacı ya da gayesi yoktur; yalnızca bu anlık hissiyatın bir yansımasıdır.
Saygılarımla

Düzenleme:25.8.2025 15:12:31

umarım. ilahi taraftan ruhuma inen duygular çok oluyor. ama yazmayı bir türlü sevemiyorum. eğer yazma ile olan kısmı atlatabilirsem...desteğin için çok teşekkürler.