10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
902
Okunma

Gençliğimin heyecanlı öğrencilik döneminde Memurlık yapan birine aşkımı ilan edince;O da sırrımı dile verdiğinde komik duruma düştüm. İlimi terk etmeme rağmen sevdasını unutamayıp,şiire döktüm.
Gençliğimin baharında
Kurşun ıslık çalarken şakağımda
Güzelin hayaliyle yaşarken;
Tebessüm eksilmezdi dudağımda
Sırrımı açınca kaltağa
Anlattı bir sürü kulağı çatlağa
Olup mahalleli ağzına sakız
Çıkamadım sokağa
Kalbimi mühürledim
Aşkımı ömürledim
Sevdamı kalbime gömüp;
Sır vereni görmedim.
İlimi terk edip;vardım Adana’ya
Başladım ıssız yabanda çobanlık yapmaya
Ben yüzerken Ceyhan ırmağında
Hayali uğraş veriyordu gönlümde kalmaya
Yaz sıcağında güneş yakarken teni
O’nun hasreti içerden yakıyordu beni
Sır saklamayanın dilinden sürgün yedim
Tutmadı balatası bozuk gönlümün freni
Patladı gönlümün freni
Yetişmeden kalktı aşk treni
Sır saklamayan makinist yüzünden
Canlıyken gömdüler bedenimi
Çukurova’nın sıcağı bana az
Sevdalıyım bana güneşte mezar kaz
Sır saklamayana hakaret etmişsem
Allah’ım onun cezasını sayfama yaz!..
...........M.Sıddık SOLMAZ...........