0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
86
Okunma
Çağlar öncesinden bir nefes gibi,
Hilar’ın sırrı var taş duvarında.
Bakır yatakları, bereketli toprağında,
Binlerce yıllık hikâye saklı bağrında.
Dicle’nin suları akar derinden,
Çiftçiler türkü söyler tarlasında.
Makam Dağı yükselir heybetli,
Geçmişin izleri var her adımında.
Selçuklu’dan kalan han kapısında,
Kervanların sesi yankılanır hâlâ.
Eski çarşıda ustalar çalışır,
El emeği, göz nuru dökülür ortaya.
Zülküf Dağı’ndan esen yelde,
Anadolu’nun kadim ruhu var.
Minarelerden yükselen ezanda,
Asırların duası var, inancı var.
Ergani, medeniyetler beşiği,
Her köşesi ayrı bir ders verir insana.
Tarih fısıldar kulağımıza usulca:
"Değerini bil bu toprakların," der bana.
5.0
100% (1)