1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1687
Okunma

Rüzgârın öpmediği bir yaprak gibiydi.
Gerçekliğin kapısında terk edilmiş,
Gerçek dışılıktan umulan bir düş gibi…
Adam gözlerini kaldırdı dokundu kadına:
“ Akrep ile yelkovanın amansız savaşında
Ruhum kendini öldürmekten sanık.
Erozyonlara tutulmuş yüreğim,
Dünyanın en ıssız yeri.
Nerede olmasam, orada mutlu
Olacakmışım gibi geliyor ” dedi...
Zaman bir mühür gibi sızladı
Kadının bakışlarında...
Kadın dokunan gözlerin kırık aynasında,
Yüreğinin sesine kulaklarını kilitleyerek:
“ Birbirimizi elde ettiğimizde
Her şeyi çoktan yitirmiştik.
Şimdi geriye kalan, içimizde biriken,
Yalnızlığın tortusundan başka ne ki” diyebildi...
Gökyüzünde turnalar uçarken
Adam elinde ki TREN BİLETİ’yle öylece kaldı...