16
Yorum
54
Beğeni
0,0
Puan
545
Okunma
Saatleri umuda kuralım leylim...umuda
biri gökyüzünden dolunayı çalmış diyorlar
duydun mu leylim
sen aldırma onlara
sımsıkı tutun saçlarınla
akrebin kuyruğunda yürüyen geceye
ama dikkat et
dikkat et yüzündeki güllere
bir ırmak akıntısına kapılıp
ellerini tenhalarda bırakmasın
üzüm rengi buğulara yazılan harflerin sevecenliği
biliyor musun leylim
biri son baharı götürmüş diyorlar
çıplak ayaklı kentlerin
sönmeye yüz tutmuş tozlu ışıklarına
ama sen bilme
bilme sen leylim
şarkıların sarhoşluğunda kırılan
nazenin kadehlerin hatırının
yurtsuzluğun yaktığı sözlerin
kader kuyularında kendine isyan seslenişlerine
oy leylim oy
yalan söyledikçe uzamış da uzamış
evlerin çatılarında bacalar
öfke tüter olmuş her birinden
haber salmışlar pembe perdeli düşler diyarına
aşınmadan daha günlerin yüzü
yelkovanların topuklarında
uçurtmaları da vurmuşlar
iki kaşın arasından
öyle yanmış canları öyle yanmış
denizleri derin tonlarda almışlar soluğu
kağıttan gemiler yüzmez olmuş
bakışlarının eskisinde
biri zamanı öldürmüş diyorlar
gördün mü leylim
yağmurlara karışan serin kirpikli sabahların birinde
ama sen görme
görme sen leylim
alfabesini çok yakından tanıdığın hecelerin
kan tutan sessizliğini
dönme arkanı dilleri dikenli aymaz yollara
ah leylim ah
her yürek atışında bir daha çağır sesini
bir daha
kapat gözlerini sonra
bırak omuzuna yaslasın başını İstanbul’un yorgun nağmeleri
sana yemin olsun ki
gün gelecek leylim
rengarenk çiçekler giyineceksin üstüne
ve gün gelecek
sesinden öpecek kuşlar
evvel zaman içinde
vakit yaşamı umut geçe
Gia.