bir hoş oluyor içim bu tası tarağı gördüğüm/dene
bir tarafı kör düğüm geçen güzünden
öbür tarafında madalyon asılı ,bir yanı pek de cilvedar
bu yanı başkaya bağlı,
gözü ağlı aman ağam bu inek nereye de bağlı(!)
yüzü yazılı kalmış bu ekinin döğümü !
"içen yoğ/umu ağalar kör kuyunun suyunu?"
hani derler ya madalyonun öbür yüzü
tahtaravalli de kalmış kör olası/canın gözü

kırk dereden su getirir kara bacaklı tembel kuma
davarlardan nicedir bir güğüm süt sağan
-pirpirim aşını kazanda pişir kaynana
-taze gelin kuma/ndan gözünü kaçır
’yağlı köfteden medet ummayan
kuzu çevirmeye tanrı misafiri kul’!
hani derler ya madalyonun öbür yüzü
beşi bir yerde de kalmış kör olası/canın gözü
Saadet, adı yalancı yari
samanlıkta eyler nefsinin iki sözü

madalyonun öbür yüzü
kör olmuş kör suyun kör kuyusu"


deniz güneş