Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Resul Köstekçi
Resul Köstekçi

Evlerimiz

Yorum

Evlerimiz

( 1 kişi )

0

Yorum

2

Beğeni

5,0

Puan

146

Okunma

Evlerimiz

evlerimiz

Ev dediğimiz şey;
Bitmeyen acılarla dolu bir sığınaktı,
Bazen de hayatımızın bitmek tükenmeyen filmini çektiğimiz bir sahne.
Tutması ağır sözlerle dolu bir girdap,
Kalemin ağırlığıyla bezenmiş bir mahçubiyet dizesiydi belkide.

Ne yazacağımızı bilmediğimiz,
Söylenmemiş sözlerle,
yaşanmamış duygularla dolu bir zindan.

Kimine göre karanlık bir liman,
kimine göre yarınların aydınlığı.
Yaşayamadığımız hayatların olduğu koca bir tablo belki de.

Aynı evde yalnızlık
tozlu raflarda biriken bekleyişlerimizin sızısı,
Gün görmeyen çığlıkları gizlemeye yeter miydi duvarlar.

Kimimiz pencereye yasladığımız bir koltukta beklerdik yalnızlığımızın hazin sonunu,
Kimimiz yanaklarımıza ulaşamayan damlaların ıslattığı, küskün bir yastıkta beklerdik.

Kaçtığımız gerçekler vardı aslında,
bizi kendi karanlığımızın kucağına iten gerçeklerimiz.
Nefesimiz daralır, hayallerimiz küçülür, düş kurmaktan bile uzaklaştıran gerçeklerimiz.

Serseri bir bekleyiş, acımasız bir zamanın çarkları arasında eziliyoruz.
Yaşayacak çok şey varken, yaşayamadıklarımızın ağırlığıyla, bir yok oluştu bekleyişimiz.

Garantisi olmayan bir yarının, aldatmaca baharında içimizi ısıtacak bir güneşin özlemiyle yanıyoruz.

Geç kalıyoruz,
umursamaz zamanın gidişine dur diyememek,
yapacak çok şey varken yapamak.
Kandırıyoruz, fırtınalar kopan içimizde yarattığımız sahte gülüşlerle karanlığımızı örüyoruz.

Muhtacız
aşka, sevgiye, arzuya
en önemlisi de umut dolu yarınlara muhtacız.

Sevgiyi öldürüyoruz,
yerine itaatkar bir nefret bırakıyoruz.
Yuva dediğimiz cehennemde, bizimle birlikte yanmalarını bekliyoruz.

Kaçırıyoruz yaşamayı,
gözlerdeki mutluluğu,
içimizde büyümesi gereken sevgiyi kaçırıyoruz.
Deli gibi bir aşkla sarıldığımız bedenin cehennemdeki ateşi oluyoruz.
Bak geçmişe bak anılara,
ne umutlar sığdırdık hayatın acımasızlığından çaldığımız dakikalara.

Kafamızda sayıklayıp durduğumuz;
öfkemiz, nefretimiz, fırtınalarımız.
Bunlar için ne kadar zamanımız var,
Yastığının bir gün cansız bedenine şahitlik edebileceğinin farkına ne zaman varacağız.
Keşkelerle dolu duvarlar daha ne kadar şahit olacak pervasız davranışlarımıza.

Çok geç, ölüyoruz, her gün biraz daha yakınız.

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

5.0

100% (1)

Evlerimiz Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Evlerimiz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Evlerimiz şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL