20
Yorum
43
Beğeni
4,8
Puan
891
Okunma


Ben dizerim, felek bozar cakamı
Baht, getirmez bir araya yakamı
Bana düşer, sazda hicaz makamı
Ben ağlarım, keman ağlar, yay ağlar
Ağ başıma kara bulut çökerken
Hayat, ömrü iliğimden sökerken
Dertlerimi türkülerle dökerken...
Ben çağlarım, sazım çağlar, mey çağlar
Yaz görmeden, kışlar dönüyor güze
Çok didindim, çıkamadım hiç düze
Sonu gelmez geceleri, gündüze...
Ben bağlarım, hafta bağlar, ay bağlar
Sabır denen, durdurmuyor süreği
Her defada taşa vurdum küreği
Şu, yarası kapanmayan yüreği...
Ben dağlarım, ah’ım dağlar, vay dağlar
Akıbeti bir, dertlinin, şakrağın
İzi kalmaz yere düşen yaprağın
Sur ötünce, deliğine toprağın...
Ben zağlarım, ağa zağlar, bey zağlar
Bedenimde çürüttüm her organı
Ayağıma çekemedim yorganı
Alibaba’yım, boynumda urganı...
Ben yağlarım, çile yağlar, zay yağlar
DOST KATKISI..................... Teşekkürlerimle...
Adamlıktan çıkmış adamın çoğu
Ne fark eder Batı olmuş ha Doğu
İnsanlığın susadığı dostluğu
Ben sağlarım dostlar sağlar köy sağlar........ Suat ZOBU
Anılır adımız Oğuz Boylarda
Kanımız kaynıyor ârî soylarda
Çoktan beri koşamadık toylarda
Atım ağlar, kısrak ağlar, tay ağlar............ Murat KAHRAMAN murâdî
Caka: gösteriş, fiyaka (düzenli, derli toplu olma durumu)
Ağ: ak
Sürek: süren, sürüp giden zaman
Dağlamak: sağaltmak ereğiyle vücudun sayrılıklı yerini kızdırılmış metal bir araçla yakmak (yaraya kızgın demir basmak)
Şakrak: neşeli, sevinçli, keyifli
Zağlamak: akarcasına kayıp gitmek
Zay: kayıp, yitik
Başta, Edebiyat Defteri Seçki Kurulu olmak üzere; gönül seçkisiyle şiirime değer katan tüm kalem dostlarıma teşekkür ederim.
5.0
96% (24)
1.0
4% (1)