1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
78
Okunma
damağımda idam tadı
yamacımda infaz mangası
annemin giydirdiği patik ayaklarımda
hiç olmadığı kadar
mazbut bir korkaklık tırmalıyor ruhumu
dökümlük inci değil yüküm
hep tercihimdir
yalın ve çıplak mısralar
bir zamanlar bal yemek için
üç arkadaş arı kovanı çalmıştık
rahmetli Hacı Yusuf dedemin arılığından
jandarma geldi izler sürüldü
neyse ki zaman aşımı diye bir şey yetişti imdadıma
kabus deryasında yüzen yelkenlimin
kimliksiz ve kişiliksiz yolculuğuna
hani ne bileyim
vallahi ben de bilmiyorum
bu gece rakının beyazı mı?
yoksa buzun ayazı mı? kalemimi öpen!
mantığım allak bullak
öylesine benzeşiyor ki
israillilerin Gazzeli çocukları katliyle
bizim ormanlarımızı yakmamız
bir yerlere bir saray daha yaptırmalıyım deyip susuyorum
sönmüş bir cığara tütüyor
bağrımın bakırdan kül tablasında
efsunlanmış hayallerimde
yalancılıkların etiketi yarıya düşürülmüş
usanmışım tırnak törpümle yüz göz olmaktan
şimdi ben bu şiirde şah tı Maral’dı desem
biliyorum tutuklanıp içeri atılacağım
ahhh keşke karanlık yer fobim olmasaydı
şakağımda attan düşen birinin dayatması
keşke tutmasa ayaklarımın ateşlenme tutkusu
intizarla intihar arası bir iç göç aralığı
hani tövbesiz ahlar varmış ya
önce ah edip sonra pişman olunası
sorma bana pişmanlığımı
sorma bana can rehberim
ne olur neden sorusunun gafletine düşme ne olur
niye diyecek olursan, niye diyeceksen
her şeyden kurtuluyorsun ama
ama ya gölgenden, gölgenden gölend gölge…..
sözün özü mü?..
işte sözün özü be kadın
günle güneşin
dünle bu günün muhasebesi
gıdı mı gıdıklıyor tekil bir serzeniş
yarınım, umudum
çapraz tutuşlu bir uzman çavuş
vicdan yakalı bir cübbenin neferi
ha bu benim kendimce şiir yazışlarım mı?
Sen olmayınca böyle oluyor işte ne deyim…
yukarda bir yerlerde
bir şiirimde
yatmadan önce bilmece sormak yok demiştim ya
yemin olsun kast olsun diye yazdım
hani yatmadan önce hep sorardım ya
resim mi mevsim mi diye
aynen öyle işte
alin ]
5.0
100% (1)