2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
938
Okunma
oturuyorum....
sana yazıyorum yine
bir yudum çay alıyorum
boğaza karşı
sensiz martılara simir atıyorum
sonra vazgeçip
karanfil atıyorum.
bir duman çekiyorum içime
nefesine gizli bir öpücük konduruyorum
siyah bir mont üstümdeki
kar taneleri saçlarıma taç
yanımda boş bir valiz
yalnızlık...
gönülde gizli bir yara
ne anlatabildiğim ne anlaşabilecek
sabaha karşı gördüğüm bir rüya
her gülüş bir cevap
her cevap bir hüzün
son sözümü söylemiyorum...
dudaklarımda yarım kalan bir buse
ellerimde yıllardan kalan kelepçe
ve o tenindeki cennet kokusu...
duygularım gelin olmuş yare
duağındaki telleri alıp
saklıyorum
sonra bir dilek tutup
seni diliyorum
belinde al bir kuşak....