4
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
414
Okunma
Çok özledim yine bizim elleri
Bir türkü tutturdu dilim arkadaş...
Gönüle dokunur nazlı yelleri
Salar kokusunu gülüm arkadaş.
Köyümün üstünde yeşil sahası
Her ağaçta vardır bir kuş yuvası
Her derde şifadır soğuk kurnası
Akıl erdiremez bilim arkadaş...
Yazın Irmaklardır çocuk hamamı
Bir izlesen ekmek yapan anamı
Çabuk unutursun kederi, gamı
İnan burda yaşam filim arkadaş...
Erkenden ocağı yakardı anam
Kıvrılarak çıkar bacadan duman
Tezek kömürüdür sobada yanan
Deterjandır benim külüm arkadaş...
Şehre gitmek ister burada herkes
Gider, fakat orda alamaz nefes
Olur şehir ona koca bir kafes
Sılaya çevrilir yolum arkadaş...
Köyümün üstüne bir figan çöktü
Dört eylül barajı bağrını söktü
Gönül sazım çaldı kalemim döktü
Sessiz sessiz ağlar telim arkadaş...
Hicranî’m der, yetim kaldık gurbette
Elemle, kederle dolduk gurbette
Hasretle kavrulduk, solduk gurbette
Köyümden ayrılmak ölüm arkadaş....
Nûriye Akyol
Teşekkürler Üstadım:
Gurbetin yolları şirin göründü
Gözlerim aradı, ruhum arındı
İnsanı telaşta, dostluk serindi
Garip kuş misali halim arkadaş.
----Mustafa HOŞOĞLU
5.0
100% (23)