0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
315
Okunma
HASTANE BAHÇESİNDE GECELER
Yusuf Yılmaz
Sıra sıra dizilmiş oturaklar,
Üstünde oturur donuk bakışlı adamlar;
Bazılarının gözleri imdat arar.
Ah bu doktorlar!
Nasılda insanüstü çabalar.
Onlar,
Gökyüzünde parlayan yıldızlar.
O arada birden bire
Acı acı öten siren sesleri duyulur;
Acile doğru bir koşusturma.
Bir tarafta şaşkınlıktan olmuş sanki taş
Bir tarafta iki el arsında bir baş.
Hastane bahçesinde geceler,
Uzun, yorgun ve bitkindir;
Bir çığlık,
Vurur yaralı bağrıma, çatlatır yürekleri;
O anda, dost düşman ayrımı yapılmaz
Öpmek gerekir o mübarek elleri.
Daha kuşlar uyanmadan,
Emer özgürlüğün kanını bir yılan;
Köpeklerin uluması hayra alamet degildir;
Gidenler gelenler
Ambulansın etrafında pervane olmuş beyaz kelebekler...
Tan atarken, minareden
Yanık bir sela okunur;
Sesi ta öbür mahalleden duyulur;
Sedası,
Gökyüzünün sonsuz maviliğinde kaybolur gider.
Toprak, bağrını açmış misafirini bekler.
Hastane bahçesinde geceler...
5.0
100% (3)