DEĞİŞTİ

Girdi dünya bir ekranın içine
Mektup batal oldu pullar değişti
Dur diyemez olduk kültür göçüne
Dostluğa uzanan yollar değişti

Ar perdesi çekilmiyor yüzlere
Gaflet uykusu yerleşmiş gözlere
Yalan nüfuz etmiş dilde sözlere
İnsandaki bütün hâller değişti

Mevsimler bî karar iklimler şaşkın
Tefeci sırıtır hadsizler pişkin
Genç fidanlar kısır, vermiyor ışkın
Meyveler, çiçekler, dallar değişti

Hile katar olduk ekmeğe yağa
Kar suyu işlemez oldu toprağa
Atıklarımızla kirlendi doğa
Dereler ırmaklar, göller değişti

Yaktık ormanları küle çevirdik
Yeşil ağaçları kesip devirdik
Peteğin içine şeker savurduk
Arı kovanında ballar değişti

Burnu Kaf Dağı’nda bülbülü görmez
Ben güzelim diye ona pas vermez
Kokusu kalmamış etrafı sarmaz
Miski amber kokan güller değişti

Hazır gıdalarla beslenir olduk
Temelsiz duvara yaslanır olduk
Hello okey ile seslenir olduk
Akortlar bozuldu diller değişti

Âşıklar hercai aşklar gündelik
Fakirin cebinde yok bir metelik
Tüketim arttıkça büyüyor delik
Urbalar libaslar çullar değişti

Evlenmek farz ise boşanmak sünnet
Deyip can cânâna etmiyor minnet
Her evde cehennem artıyor cinnet
Evliler, bekarlar, dullar değişti

Yakalar dekolte etekler mini
Yırtık pırtık olmuş kırk yerden donu
Dudaklar silikon estetik burnu
Ataya benzemez döller değişti.

Kulakta on delik kollarda döğme
İliklenmez mintan sallanır düğme
Nurgül’üm nefsine gel boyun eğme
Yediden yetmişe kullar değişti.

Nurgül KAYNAR YÜCE/ K. MARAŞ