Yeniden ve eskiden olduğu gibi yıkasan beni annem, yırklansam , ayıklasan günahlarından su yerine döksem gözyaşımı abdest tutar mı aciz bedenim?
Ağlasam dilesem bilirim, yüreğin dayanmaz affedersin beni.
Sıkıntı o ya, onca yaşattıklarına karşılık bir göz yaşını affedersin annem. Affetmeye af edersin de ben seni hak eder miyim annem? Ağlasam saatlerce, günlerce doldursa gözyaşım bir su tasını gerçekten alır mı yürek? Sizini başaramadım annem, başaramadı gönül saf oğlun sarmak isterken yaranı kanattı gam. Yine merhem oluyum derken gene gözyaşımın tuzunu bastım yarana. Affet annem, oğlunu gene affet. Her zamanki gibi yatır dizine mırıldanarak oku bir dua. Ne olduğu önemli değil, isterse olsun beddua. Ama şefkatli dizinde alayım en büyük belayı, cefayı, cezayı. Kokun gelsin be annem, emek kokun, hasret kokun, çile kokun senden gelsin be annem. Belanın en büyüğü emek kokan, hamur kokan dizinden gelsin. Razıyım en acı olüme...