Çek çıldırtan bakışını, yüreğimin üstünden,
Bahtım gibi kararıyor gözlerim
Kendime bir türlü gelemiyorum,
Mutluluk masalları anlatma bana,
Yalan’a mecalim yok, Dinlemiyorum,
Hasreti, acıyı, kederi koy avuçlarıma,
Ne aşkı, ne mutluluğu, artık istemiyorum.

Silme gözyaşlarımı sakın,
Dilediğnce aksın,
Gülmesin bu gözlerim,
Yarım kalmış bir sevdanın ardından gamlı, buğulu baksın,
Yanımda olamadın, olmadın, ya,
Şimdi dünden, daha da
Çok uzaktasınsın,
Değil artık yanıma,
Bu zavallı aklıma bile,
Gelme, istemiyorum.

İki sevdalı yürek atarken bir beden’de,
Kolay olmadı vazgeçmek, aşkından’da, senden’de,
Aşk için yaratılmadı’mı, koşan’da
Sürünen’de,
Bir muhabbete yenildi, gizli’de, görünen’de,
Söz dinlemez sineme, istediğin kadar vur, aman dilemiyorum,
Derdim aşkımdan âlâ, derman istemiyorum.

Vefasız değilim, nankör hiç değil,
Sevmek’te var, sevmemek’te, ikisi’de suç değil,
Dudağımdan zehir gibi dökülse’de cümleler, nefret değil, sinir değil, öc değil,
Usulca toplayıp git şimdi, kırıklarını,
Ne seni, ne de gölgeni artık
İstemiyorum.

Salına salına yürüme bana,
Nafile bu işven, bu cilven, nazın,
Başka sahnelerde çalsın, kemanın sazın,
Ne ateşli sıcaklığın yatağımda kaynasın,
Ne kınalı parmakların saçlarımla oynasın,
Çekil git dünyamdan, kimse duymasın,
Nefsime yenilmek istemiyorum.


Artık hayallerimi seninle süslemiyorum,
Sana ne aşk, ne’de sevgi, beslemiyorum,
Ey yüceler yücesi, sana sesleniyorum,
Bu günahkar kalbime
Rahmetinden başka şey,
Dolsun istemiyorum,
Bu gecenin sabâhı,
Bu gecenin sabahı
olsun, istemiyorum.

FEVZİ EMİR YILMAZ