2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
386
Okunma
DERT HEYBESI
Kem talih çevirirse yönümüzü,
Candan içeri dolumuz var bizim.
Felek keserse kessin önümüzü,
Ömürden öte yolumuz var bizim.
Gönül heybemiz doldu tepe tepe,
Namerdim ben kaçarsam dere, tepe,
Aşıklar meydanında sereserpe,
Geride kalmış ölümüz var bizim...
Canın, cananın naçar kaldığı,
Yare, yarana selamlar saldığı,
Çile akıp; çilemizin dolduğu,
Derya gibi gölümüz var bizim.
Sevda ile yarin gözüne bakan,
Etrafı lale, sümbül, gülle kokan,
Dudağından bal damlayan, bal akan,
Dertlere derman dilimiz var bizim.
Sızım sızım sızlıyor kalp yaradan,
Bize derman eyler mi ? Hakk,Yaradan,
Yar için yanan,sevda için yanan,
Gönlümüz de zır delimiz var bizim.
Sensiz gülüm; eksiktir hep bir yanım,
Kalmaz gözde ferim,dizde dermanım
Dağlar gibi araya giren; Canım,
Karadan kara çalımız var bizim..
Kara günde yar elinden su içmez,
Başında bulutlardan güneş açmaz,
Döne döne kuş uçmaz, kervan geçmez,
Efkar dağında belimizi var bizim.
Yaylalarında lale, sümbül biten,
Yükseklerinde allı turna öten,
Üzerinde kara dumanlar tüten,
Çadırımızda çulumuz var bizim.
Kaf dağından çiçek, çiçek toplanmış,
Şeker yerine sevgiyle tatlanmış,
Sol tarafımda,böğrümde saklanmış,
Canana özge balımız var bizim.
Devletin askerlik için sorduğu,
Yokluğun, garipliğin kavurduğu,
Feleğin yaman bir sille vurduğu,
Herkesten farklı halimiz var bizim.
Muzaffer Boz şaşkınsın artık şaşkın,
Kadir Mevlam koymasın bizi düşkün,
Huzuru Mahşere giderken coşkun,
Çamdan çakılmış salımız var bizim.
Muzaffer Boz
15.03.2023
Saat: 04.30
5.0
100% (4)