3
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
656
Okunma

MEHMED’İM
Bel vurdum da toprağına devranın
Bir karış yer ekemedim Mehmed’im
Kervan dizip çıkariken seyranın
Güller bile çekemedim Mehmed’im
Aradığım neydi bayramdan bayrama
Heybene gamın koy, ne ile dola
Dün olan acep bugüne varm’ola
Ben beni hiç seçemedim Mehmed’im
Yüzün görenler ağlamaz dediler
Zülfün teline bağlamaz dediler
Durgun deryalar çağlamaz dediler
Bir dem olsun gülemedim Mehmed’im
Çayırda kuzun, gamda tuzun mu var
Gülşende nazın, inler sızın mı var
Sofrada azın, kara yazın mı var
Ben bu işi çözemedim Mehmed’im
Saymaz oldum amma ki hep beştiler
Bahçemde ektiğim bir bir eştiler
Kırk bohça dürdüğüm sırrım deştiler
Senden gayrı açamadım Mehmed’im
Dün doğdum da bugün erdim yaşıma
Geçti ömrüm benim yağdı karlar başıma
Adım yazmaya kalkdım mezar taşıma
Noktasını koyamadım Mehmed’im
Baca tütmez ot bitmez yerden geçtim
Kokusun süremedim gülden geçtim
Talan olmuş hanem serden geçtim
Vurmayınan ölemedim Mehmed’im
Alim der açma kimseye nârını
Kebâp olsa da derûn u zârini
Serme meydâne canlar pazârını
Kâm almışa satamadim Mehmed’im
(Oğluma)
5.0
100% (4)