4
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
280
Okunma

Zengin zengin ile yar, yoksul rızkını arar
Aramızda duvarlar, kimbilir kimde ne var.
Gönüllere çekilen o aşılmayan duvar
Karşıdakini değil, ancak kendini yorar.
Yukarıya çıkanlar düşene el atmıyor
Alt basamaktakini görüp el uzatmıyor.
Birilerini açlık ve acı uyutmuyor
Birileri dünyayı kucaklasa yetmiyor.
Bu dünya ne zengine, ne fakire yâr olmaz
Kim Allah için verir, kaydedilir, kaybolmaz
Cimriye cihanı ver, gözüyle gönlü doymaz
Ahireti isteyen, dünyayı versen almaz.
Paylaşmayı bilseydi ademoğlu varını
Rezzak olan on misli gönderirdi kârını.
Her zaman bir endişe kaplar da didar’ını
Anı yaşamaz insan hep düşünür yarını.
Ye iç tamam, sefa sür, sana afiyet olsun
Nefsin zevkten dört köşe, arzularına kulsun
Aynada bir hayalin karşısında durursun
Kırılınca sırçalar, içinde kaybolursun.
Kaptırma sen nefs’ine, al eline dizgini
Seni beni yaratan, unutur mu rızkını
Levh’i mahfuz içinde gizlemiştir yazgını
Arifler yolcu gibi, cahil hayal gezgini.
Nûriye Akyol
Görsel alıntıdır.
5.0
100% (14)