6
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
581
Okunma

Umreye giden bir dost, bir isteğin var mı? Diye sormuştur:
Benden selâm söyle en sevgiliye
Çok istedi amma gelemedi de.
Kabûl buyurursa, söyle hediye
Candan âlâsını bulamadı de.
Kimsesiz, gariban yaşadı durdu
Vuslâtı düşünüp hayaller kurdu
Onu dertler değil hasretin yordu
Bu hayattan bir tat alamadı de.
Ravzanda diz çökmek onun tek derdi
Yollarına yokluk kolunu gerdi
Gözünün yaşıyla selâm gönderdi
Çıkarıp kalbini salamadı de.
Yüce Mevlâ’m hasretinle sınıyor
Bir merhem göndersin, yaram kanıyor
Gönlüm ateşine düştü yanıyor
Kül oldu, savruldu, ölemedi de.
Geçtiğin yerlerde gül kokar imiş
Alnından ter değil misk akar imiş
Âşık’ların seni görmeden sevmiş
Seven gönül imiş, bilemedi de.
Okunurda lâkin yaşanmaz Kur’an
Mü’minin gönlünde titriyor imân
O korkulan âhir zaman bu zaman
Bu dünya aklını çelemedi de.
Ey yâr! bu diyarda bir yetim ağlar
Kapandı yollarım, aşılmaz dağlar
Yangın var gönlümde kurudu bağlar
Râhmet deryasına dalamadı de.
Nur-Hicranî kurban olsun yoluna
Konamadı bülbül, gülün dalına
Eylemedi nasip Mevlâ’m kuluna
Davetine mazhar olamadı de.
Çok istedi ammâ gelemedi de.
Nûriye Akyol /25/2/2024
Yâ ResûAllah, sana âşık gönüllerden bin selâm:
Gülistanda bülbül gibi ötüşüp
Yüzümü sürmeden dinmez yatışıp
Senin hasretinle yanıp tutuşup
Akan gözyaşını, silemedi de.
___ Türkmenoğlu (Şükrü Atay)
Yakarırken diller Resul aşkına
Bir çare aradım ruhta taşkına.
Ya Nebi affola döndüm şaşkına.
Vuslat hasıl olup gülemedi de.
--------Kavi66
Görsel alıntıdır.
5.0
100% (13)