(NASİHATNAME)
…
Dinle hele gardaş, sen şu sözümü
Her bildiğin şeyi, yazma olur mu ?
Deme bana, hırs bürüyor, gözümü
Tehlikeli suda, yüzme olur mu ?
…
Doğruları, dokuz köyden, kovdular
Haklı olsa bile, tutup dövdüler
Hakaret ettiler, bir de sövdüler
Buna rağmen sakın, kızma olur mu ?
…
Geçen günlerimiz, zaten kayıp da
Ona mübah olan, bize ayıp da
Bildiklerim, bana yeter, deyip de
Benim de adımı, çizme olur mu ?
…
Kimisi köşeyi, parsayı kaptı
Kimi doğru yoldan, harama saptı
Onun sırtı kalın, yaptıysa yaptı
Sorup, sorgulayıp, süzme olur mu ?
…
Sadece Allah’a, hesap verirken
Peygamberin, izin sürüp, yürürken
Kazara, zenginlik, para görürken
Rayından çıkarak, azma olur mu ?
…
Bakarsan her şeyi, kabul eder yer
Doğru olan insan, ben bir kulum der
Allâh’tan kork, masumlara, değer ver
Garip, çaresizi, ezme olur mu ?
…
Zıddıyla var oldu, gündüzle gece
Akıp giden zaman, ömür böylece
Şu Dünya, bilene, sınav sadece
Sakın ha canından, bezme olur mu ?
…
Çıkıyor maalesef, zorba ve cani
Olmasalar bile, bunlara mani
Şu şucu, bu bucu, deyip de hani
Kimsenin kuyususun, kazma olur mu ?
…
Biz İnsan oğluyuz, beşer şaşarsın
İstemesen bile, çok şey yaşarsın
Şahit falan olup, zora düşersin
Olmadık yerlerde, gezme olur mu ?
…
Söyledin Lüzumsuz, her şey iyi de
Öne çıkma bekle, köşe, kıyıda
Adam göre göre, alsa payı da
Bazı oyunları, bozma olur mu ?
…
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ