Koyunlar kuzudan yavruyu seçti
Dolmadı vuslatın süresi anne
Hicrandan bu yana yedi kış geçti
Bitmiyor gönlümün göresi anne

Hani vuslat vardı ayrılık sonu
Senden çok sevmedim inan ben onu
Yüzünde açardı pembenin tonu
Sendin menekşemin sarısı anne

Zannetme sadece feryat güle mi ?
Rüyamda bari gel azalt çilemi
İzin vermezler mi ? bir gün bilemi ?
Hiç yoksa bir günün yarısı anne

Dayanmak çok zor bu yılki kışa
Hatice’n hep üzgün döndü bir kuşa
Felek kırbacını vurdu Barışa
İnmiyor sırtından turası anne

Geçen teyzem geldi bize uğradı
Seni gördüm onda yaram dağladı
Küçük kızın var ya o çok ağladı
Kapanmaz gamzenin yarası anne

Halam isyan etti canından bıktı
Canı sıkıldıkça Sevda’yı sıktı
Büyük ikramiye Fikret’e çıktı
Hilesiz ölümün kurası anne

Ev alıp satıyor Servetin gaynı
Adamın geriye dönmüyor boynu
Bıraktığın gibi Mustafa’n aynı
Gene yok cebinde parası anne

Var ellere çıktı yok sana çıktı
Kedi köpek kökten noksana çıktı
Soğanın kilosu doksana çıktı
Çürük Patatesin püresi anne

Kışın mı? gelirsin ilkbahar damı?
Kirazlar olurken son seher demi?
Ses soluk ta çıkmaz bir haber demi?
Gittiğin o yerler neresi anne

Dört rekat namazla yattım düşüne
Allah kabul etsin düştüm peşine
Şükür geçemedik daha peşine
Alıp sattığım hep veresi anne

İşte anacığım durumlar böyle
Biz varana dek kendini eyle
Kürdün Satılmışa selamın söyle
Ev göçtü göçecek burası anne

Kahır oğlan artık kabullen bunu
Bir avuç toprakta kaybettin onu
Eğer kavuşmaksa bu işin sonu
Hepimiz murada eresi anne…