13
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
688
Okunma

Bir düş daha bakaya kaldı:
Hangi rengin ve hangi ölümün mubah olduğunu tek bilendi Tanrı.
Bilediğim sessizliğin tek mekânı
Bir kuştan ödünç aldım ben o kırık kanadı
Kanayan surelerden ördüğüm bir sepet misali
İçine saklandığım o devasa düş sepeti
Bir minvaldi ki yaşamak
Yâdında üstü örtülü dünün
Sanki çok da umurundaydım
Ne ki yaşamak?
Ne ki ölüm?
Neyden ibarettim sahi
Bir düş pençesi
Bir de gerçeklerin peçesi
Sanrılar hissiyatımın muadili
Sandığımda saklı hayallerin her biri
Dünde kaldı
Günde kaykıldığım kadar
Kadrajından firar eden bir isyan bir inkâr
Kare kodu hüznün
Bir baltaya sap olsam neydi ki yanıma kalan kar?
Balta girmemiş yüreğin sismik radarı
Adı aşk aşikâr
Adı isyan
Men ettiğim kendimi cihandan
Bir meyyal ki yarınların dokusu
Yazmaya sevmeye yürek mi dayanır?
Her acı başka bir açı
Rediflere düşkün şair ve imgelerin ıslığı
Balçıkla sıvansa ne ki üzerim?
Kim ne derse desin:
Ben güneşim…
Bir arpa boyu yol alamamışım meğer.
Bir sekantta saklı iken gizin tetikleyicisi
Ve işte hayaller geçidir
Ve işte ruhun serpintisi
Ve işte uğruna heba ettiğim ömrün tek zümresi
Kanayan sözcükler
Kandırıldığım her minval
Kaybolmaya müsait bir gemi adeta
Batık güvertenin
Atık sözcüklerin
Batıl günlerin öncüsü
İhtimal dâhilinde iken yaşamak
Kırağı çalan sabahın öyküsü
Bir renk bir rakım
Ulak bildiğim kalemim
Kan akıtan her sözcüğün vebali boynuma
Uleması duyguların
İstişarede geçen zamanın bir adım sonrası
Tutulan nutkuma d/okunan her imge bir başkaldırı
Soyut bir alfabe olsam bile
Yetemediğim kadar ahvalime
Bir mizacım var ya da yok:
Ya, mealim?
Hür doğduğum kadar uzağında hürriyetin
Nakşı ömrün
Na’şı dünün
İhtimal dâhilinde varsın olsun ölüm
İzbeler kuşandı kalem
Azık bildi rahmeti
İçine çekilesi her duygu her kelime
Öldükten sonra kıymete binecek belli ki şair
5.0
100% (19)