Ah sevdam bilir misin?
Kaç bin senedir burada hapisim
Bu duvarlar
Bu demir parmaklıklar pas tuttu
Zindandır
Hangi yana baksam
Tırnaklarımın kazdığı duvarlar
Her sene biraz daha derine işler
Sevdam biliyor musun?
Gözlerim bir görüşmecide
Yüreğim öyle derin, öyle serin
Bir atmosferde eser
Bulunmaz derdime derman
Doktorlar uzak diyarlarda
Biliyorsun
Gözü karayım
Değil zindanı
Ölümü bile sorun etmemişim
Seni sevmiştim ya
İnan ki hala çok seviyorum

Sevdam biliyorsun
Zindan ağır gelir insana
Öyle zor öyle çekilmez
Sabır lazım
Tespih gibi
Çeke çeke yıllar biter
Öyle uzun öyle acımasız
Öyle sıkıntılı
Öyle başını duvarlara vururcasına
Biliyorsun
Zindandan daha zorudur
Senden ayrılmak
Sevdam biliyor musun?
İlk görüşmecim annem idi
Gözleri ilk günkü gibi yaşlı
Bohçasında birkaç parça elbise
Birkaç kuruş para
Şu demirler olmasa
Doya doya öperdim ellerinden

Biliyorsun
Hiç hesapta yokken tutulduk
Kim vurduya gittik
Yaşamın bir yanı hançer keskinliği
Bir yanı kurşun sıcaklığı
Volta atılır
Dört duvar arası
Ayaklar
Ve ayakkabılar çürüdü
Kim bilir bu kaçıncı pas tutmuş tütün tabakası
Sorma ne haldeyim artık
Sorma sevdam beni

11.05.2001 Gece
Siirt