6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1005
Okunma
Gözlerinde oyalanan bir ışık huzmesi
Sunma bana ağyarı ey sevgili.
Ayağını bastığın toprak “enel hakkım” diyecekken
İsmailleşmemiş ham meyvenin vurma başını bıçağa.
Yakup’un Yusuf’u değilim daha, Mısrın kapılarında zindan
Üç beş damla kan,
Ve yeryüzü daha karanlıkken
Mecusi bir ateş yakar yıldızlardan
Hacer zemzem suyunda yıkanmadı daha.
Yıkma kabemi ey yâr.
İbrahim ateşle tanışmadı daha.
Yağmurun toprakta bir ahı
Ağaçların yapraktan alacağı var.
Kulun kurbanın olam anımdan şanımdan ya da kanımdan
Atma beni kabe-yi kuyundan.
Hayvan yularından insan sözünden tutulur.
Yâr seven önce gözünden vurulur.
Züleyhanın elindeki bıçağım
Bırak gömleğinin kokusunda saklanayım.
İbrahim ateşte yanmadı daha.
Şarabın lebinden bir ateş, sakinin bir göz hakkı
Çeşm-i giryanımın bahardır yâdı.
Sunma bana ağyarı
Kabe-yi kuyunda gezer dururum.
İbrahim’in atıldığı ateş
Yufus’un düştüğü zindandayım.
Sunma bana ağyarı
Ki ey sevgili
Bütün bu yollardan geçip
Bir sana varayım.
M.S./2008
kahramanmaraş