SAKIN GÜZEL OLMA!
Geçenlerde bir şiir okudum. Çok garibime gitti. “Sana güzel diyorlar/sakın olma” diyordu bir şairimiz. Şöyle bir düşündüm de gerçek payı olduğunu gördüm. Güzellik başa beladır. Kıskananları ve düşmanları çoktur güzellerin. Erkekler güzel kadınların peşlerini bırakmazlar, rahatsız eder, laf atar, hatta tecavüz etmeye yeltenirler. Ana baba baş edemez bu kişilerle ve kızlarını bol paralı bir kişiye satarak kuşkudan, dertten kurtulurlar, kızlarının sırtından para kazanırlar.
Güzel öten bülbül, kanarya gibi kuşlar kafese kapatılırlar, güzel süs balıkları akvaryumda tutsak yaşarlar. Kadınlar beğenilmek, rağbet görmek için her türlü işkenceye katlanırlar. Hele güzellik takıntılı kişiler, güzel olsalar bile, daha güzel olmasını istedikleri, güzel bulmadıkları yerlerini estetik ameliyatlarla düzelttirip dururlar. Bambaşka biri olur, doğallıklarını yitirirler. Güzelliğine güvenenler kolayca iş bulacaklarını sanırlar ama iş bulsalar bile işyerinde tacize uğrarlar, rahatsız edilirler.
Güzellik kalıcı değildir. Atalarımız, güzelliğine güvenme; bir sivilce yeter” diyerek bu gerçeği dile getirmişlerdir. Yaş ve makyaj, sigara, içki, uyuşturucu gibi şeyler güzelliği sakatlar…
Âşık Veysel; “Güzelliğin on para etmez/bu bendeki aşk olmasa” diyor. Özdemir Asaf da; “Güzel, o benim sevdiğimdir/Bunu o bile değiştiremez” diyerek Veysel’i doğruluyor.
Demek ki güzel olmaktan çok, sevilen bir kişi olmaya çalışmalıyız.
Bir de şu var; güzel kişi kendini dev aynasında görerek insanlara tepeden bakmamalı, güleryüzlü olmalıdır. Bu konuda bir manide b akın ne deniliyor;
Arpa buğday çeç olur
Güzeller güleç olur
Güzellerin gülüşü
Dertlere ilaç olur.
Erhan Tığlı