Pişmanlık ağır yüktür, nefesin seni boğar
Kinin karşındakinin kininden daha mı çok
Sabır denen gecenin ardından güneş doğar
Kaçırırsan bir daha doğma ihtimali yok

Korktum seni görünce kaderin cilvesinden
Bir aslan kükremesi çıkıyordu sesinden
Gözlerin, şerareler saçıyor öfkesinden
Suyun, alttaki suyu boğma ihtimali yok

Bora mı, kasırga mı, hiddetine ne denir
Öfke denilen kılıç, cehaletle bilenir
İnsan böyle mi eser, böyle mi sinirlenir
Kızgın çöle bulutun ağma ihtimali yok

Reddedilmek zehirdir, kişi içmeye görsün
İlelebet iz kalır, yara pişmeye görsün
Yüreğine bir defa ayaz düşmeye görsün
Buzullara yağmurun yağma ihtimali yok

Hayat, kimine güler, kimini teğet geçer
Gece ördüğün duvar sabah başına göçer
O kısmet postacısı, kırkta bir kapı seçer
Her kapının önüne yığma ihtimali yok

Gelmeyeni bekleme, umut bardağı dolmaz
Şu gönül bahçesinin çiçeği, gülü solmaz
Sevda öze düşmezse, zorla güzellik olmaz
Bir göğse iki kalbin sığma ihtimali yok

Hayat, neler gösterir, ömür tarla, sen hasıl
Nisan yağmuru biter, başlar sonraki fasıl
Alibaba, bu sancı, kendi geçer velhasıl
Kalp ağrısını elin ovma ihtimali yok


DOST KATKISI.............. Teşekkürlerimle...


Olmayacak duaya doğru mu amin demek
Her dua kabul olmaz verilmeyince emek
Kolayca affedilmez kulun hakkını yemek
Tekeden süt çıkar mı sağma ihtimali yok ................Türkmenoğlu (Şükrü Atay


Zaman kısır döngüde ektiğini biçersin
Çıplak geldin dünyaya gene çıplak göçersin
Anandan vazgeçtiysen her şeyden de geçersin
Değişmez yazgıdır bu koğma ihtimali yok.................... Suat ZOBU


Toplumun hayatına häkim ise tiranlık
Aydınlığı boğmuşsa sonu gelmez karanlık
Dert içinde yüzerken hepi topu bir anlık
Mutluluğun kederi kovma ihtimali yok....................... Aydın KAHRAMAN


Şerare: kıvılcım.
Hasıl: yeni başak tutmaya başlamış ekin.