2
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
493
Okunma

Aşk, ne renkti, nasıl boyanmıştı sevda?
Bu sabah gözlerimi açar açmaz, sormak istedim
Kalbimi gök kuşağına çeviren kadına!
Sevdanın resmini çizer misin, dedim ona.
Kısa bir süre düşünüp, yüzünü döndü bana
Güneşi andıran bir tebessüm gönderdi
Büyükçe bir kâğıdı tuvale yerleştiriverdi.
Önce, siyah bir fırça darbesi, sonrası sır perdesi
Bilmesem de tahmindi benimkisi
Koca bir ömür alır, resmin sonuç vermesi
Anlamıştım çoktan...
Platonik aşktı, bu filmin ilk perdesi
Anlatmaya ne gerek var
Bildiğiniz gibi aynı senaryo gerisi
Kırmızı ile umut ekti bir kaç saniye de olsa
Pembe bir fırça darbesinde gözler kapalı
Koşar adım kavuşmayı hayal etmeye yetti.
Sonra ne mi oldu?
Bir fırça darbesi daha, arkasından bir daha…
Maviye boyandı tüm sayfa
Etrafına papatya niyetine sarı koydu bu defa
En kuytuda gül vardı,
Bülbül buna neden alındı acaba?
Az ilerideki zirvede kardelen dikkat kesilmiş
Hüzünlü bir melodi koydu, sabaha
Hiç yeşil yoktu tuvalde acaba nedendi?
Beyaz koyması ayrılık korkusuydu, zannımca
Bilmiyor ki çok sevdaları kavuşturmuştu kefen
Sevdanın resmi bu mu, dedim.
Ellerini iki yana açtı,
Bilmiyorum diyemedi, sustu ikinci defa
Neden onlarca renk vardı soruma
Siyahın üzerine beyaz çizdi, ya
O an anlamıştım,
Kırmızıya benzeyen sevdadan çok az vardı
Pembe panjurlar nerede dedim
Başı dağ lalesi gibi omzuna değdi,
Gözyaşları siyahım der gibi geldi
Ve sevdanın resmi çizildi sonunda
Ne kırmızıydı sevda, ne de lila
Sevdanın resmi belliydi aslında
Kimine beyazdı, kimine kapkara.
5.0
100% (3)