11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1027
Okunma

Karanlık bir gecenin ardındaki sabahı sordum
dedi umutsuzca açılan gözden ne beklersin
gün başlamıştır bile göğe baktığımda yürek kanat gibi çırpınır dedi
hayırsız geceler ne beklersin ki ne bilirsin ki
aynı koğuş içinde aynı insan aynı hava tenefus eder bedenine
haydi geç dedim ilerleyen saatlere
bir pınardır aktı sanki gözündeki yaşlarla
neyin saati neyin zamanını istiyorsun benden
tabi aklıma gelmedi ki onun her anlatacağı dört duvar arasında
offf dinledikçe ağrılar sancılar içinde kıvrandım hesapsızca
bir bir dile geldi yüreğindeki özlemleri nefretler ah keşkeleri
ve en kötüsü yoldaşın yavruların beklediğiydi onu yıkan bir pençede
sus dedim yürek dayanmaz çektiğine hasretliğine bir de gözde akan sele
geç dedim akşamları anlat bilmeyen birine
sen bilemezsin içimdeki bastırdığım duyguları sarpa sarmıştı işte yine
yalnız başlayan geceler de perde çekili ranza üstünde yapılan hesapları
bulut olur yaşadıkların sevdaların ah birde keşke dediğin pişmanlıkların
neyin gecesi neyin rüyası bilinmez bir çıkmazdasın ardın sıra gelen davaların.
ne kadar kötü de desem bil ki hesap yapacağın adam olacağın kızarana kadar pişeceğin
bir kapıdır bu kapı
adı demir kapı
adı demir kelepçe adı adını sen koy dinledikçe
bana sorma orda verdiğim ağır hesapları bırak bende saklı kalsın hem yaşadığım hem de geç olan keşke dediğim yanlışlarım ve geçen yıllarım..
adı mapushane
Bu kadar aldım ağzından bir mahkumun bitmeyen davasından sevgili dostlar şiir olarak değil sohbeti döktüm kaleme
g.k