Özlemin dokunur buz kesmiş tenime
Her gece ve her sabah seher yerinde
Sızlar kalbimin kemikleri derinden ve sinsice
Bir uçurum kenarı yada sessiz bir gece
Ölümün koynundayım daha ne anlatayım

Sanma ki şikâyet bu yazılan sözlerim
Gönlümün köşesine nakış nakış işlerim
Ruhumu sarmalamış kokunu özlerim
Aşk-ı mechûr,um yüreğimi söylerim
Ölüyorum sevdiğim daha ne anlatayım

Şimdi çakır keyif olmuş tüm dertlerim
Yüreğe dem göze gam düştü neylerim
Hüzzam makamında fasıl eylerim
Sanma çare bulur pare pare olan kaderim
Boşa deva arama daha ne anlatayım

Kefen diye aşkını sardım kendime
Yaşayan ölü yazdım ben kaderime
Sandığım,yandığım makus sevgime
Ayrılığı yükleyip ebedi kaderime
Acımadan gittin daha ne anlatayım

Pir Sultan Abdal gibi yaşadım aşkı
Kıvılcımdım söndürdü dereler aktı
Gerdanıma aşk denen ilmeği taktı
Bu ayrılık sinemi har eyledi de yaktı
Çek kınından kılıcı daha ne anlatayım

Sorma bana nedir halim ahvalim
Tükendi umudum kalmadı hayalim
İki cihanda da yakandadır vebalim
Kalmadı sana dayanacak mecalim
Ben bittim dedim daha ne anlatayım

Ben umudumu astım dar ağacına
Kuruyup kaldı çiçekler sevda adına
Hasret ateşi için için tüterken cihana
Erişilmez vuslata erdi aşk miyadına
Mezarsız bir ölüyüm daha ne anlatayım