Nimetimdir suyumdur, onsuz asla olamam
Ekmeğiyle aşına, tutkunuyum bu yurdun
Dünyaları verseler, başka yerde kalamam
Toprağıyla taşına, tutkunuyum bu yurdun.

Sevinci tasasıyla, bitmeyen yarasıyla
Mozaik cümbüşünde, akıyla karasıyla
Akdeniz, Karadeniz, Ege, Marmara’sıyla
Dağlarıyla taşına, tutkunuyum bu yurdun.

Kar beyaz gelinliği, baharlarda çözülen
Sularından içilen, göletinde yüzülen
Yerlisi göçmeniyle, kanat açıp süzülen
Gökte uçan kuşuna, tutkunuyum bu yurdun.

Elbet böyle güzelin, isteyeni olacak
Her şeyimsin diyerek, nikâhına alacak
Kötülerin hevesi, kursağında kalacak
Gözleriyle kaşına, tutkunuyum bu yurdun.

En büyük aşk ateşi, Olimpos’ta Yanar’dır
Kökünü hiç sormayın, beş bin yıllık çınardır
Her mevsimi gönlümü, besleyen bir pınardır
Yazı ile kışına, tutkunuyum bu yurdun.

Gerçek olan şudur ki, ağaç bizim gül bizim
Dara -zora gelende, tutunacak dal bizim
Çiçek -böcek arısı; kovan bizim, bal bizim
Tarih boyu yaşına, tutkunuyum bu yurdun.

Necati’m yerleşmişiz; şehir, kasaba, köye
Can borçluyuz ordumla, sınırdaki her beye
Ve de Atatürk denen, mavi gözlü bir deve
Rastlanmayan eşine, tutkunuyum bu yurdun.

Necati OCAKCI
03.04.2023
ANTALYA