0
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
492
Okunma
ve kiyisindan aktığım zaman büyük gençliğini geri de bıraktı
umutsuzluktan garip bosluklara kadar her geri dönüşleri yaşadım
her şiirin ona gidecegini nerden bilebilirdim ki
yürüdüğüm yolların sonuna yitik geriye dönüşleri astıgımı nerden bilebilirdim
olanağı olsa her günün içinde bi kaç an yanina varmak isterdim
sesizce dokunmadan hatta belli etmeden karamsar tullerin yansıttığı gölgelerin yamacından
siiri de biraktim artik
zaten basladigimda onun korpelendigi zamanlardaydi edebiyat
bi kac damlayla can buldugumu o da iyi bilir
iyi bilir benden daha iyi bi şair
ayakkabi bagcigindan destanlar yazarsin derdim ona
gulerdi
hüzün severdi bir yani
annesinin can kırıklarıyla yaşardı
hazan mevsiminin ikincisiyken ruhu
hic dokunamadim annesinin izlerine
diyemedim cennet koktu
diyemedim urkek ceylanlar ulkesinin süt annesi oldu
hüznu sabah gazetesi gibi koltuk alti yapmis
merhalesi dinlenmek olan diyarlarda zihninde ara ara tüttürürdü
icme diyemedim
anneligin hastalanmasin diyemedim
sahi nerdesin ikindi kuşları da gitti
vaktini şarap renginden alan sarhoslar kenti içim
büyük bi hayat istemedim bilirsin
herkes gibi yaşamak hic istemedim
ama boslugunun rengine bu kadar ilisir mi sesin
kıyısız bir pencereye kuruldum
akan dünyanın rutin maviligine bakarak
artık yazmıyorum
deli dedi gölgesinde kekremsi tadiyla söğüt ağacı
ne deyim simdi
insan dogum gününü iple ceker mi
aralikta bir bahar aralasin diye dunya...
5.0
100% (11)