1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
407
Okunma
Kavuşmaya az kaldı, günleri sayıyorum
Bekle beni sevdiğim, yokuşların düzüyüm
Sen orada ben burda, sanma ki uyuyorum
Vuslat denen bedenin, seven iki gözüyüm.
Bu âşık Yaradan’a sığınırken kul oldu
Gönül bağım kurudu, hasret bana zul oldu
İçimdeki arzular, sana giden yol oldu
Şükür denen nimetin, ne çoğu ne azıyım.
Aydan parça nurların, gözün ile kaşında
Seni bulmak var imiş, sormadığım yaşında
O mübarek gecede, papatyalar başında
Gelinlik urbasının, astarıyla yüzüyüm.
Gurbet sıla arası, gidip gelmemek de var
Kader denen yazıyı, bilip bilmemek de var
Demem odur ki gülüm, ölüp ölmemek de var
Tek nefeslik canımın, ahde vefa sözüyüm.
Gül yüzlü gülüşlerin, bana hatıra kalır
Gözlerim ama olsa, el yordamıyla bulur
Öyle böyle sevmedim, canımdan canlar alır
Senle geçen ömürde, silinmeyen yazıyım.
Gökleri ululayan, yüce dağda karım ben
Beni yakıp kavuran, yaz ayında korum ben
Eğer yoksan gitti bil, varlığınla varım ben
Dağlarında şahinim, çimeninde kuzuyum.
Necati deryaların, coşkun akan selidir
Esmesi kıyaslanmaz, deli poyraz yelidir
Lâkabını sorarsan, bir adı da delidir
Türkmen obalarının, ha oğlu ha kızıyım.
Necati OCAKCI
02.02.2023
ANTALYA
5.0
100% (3)