1
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
540
Okunma
____DAĞ GÜLÜM _____
şizofrenik sancılar vuruyor bu gece
açılmayan kapıların arkasından
kirli emeller şafak atıyor saflığına sevdaların
yorgunum çok yorgunum
takadım kalmadı yalnızlıktan
ne bir dost nede delikanlı düşman kaldı yanımda
paslı bir tren geçidi çiziyor umutlarımı
ben gidiyorum
sen susuyorsun
ben susuyorum
sen gidiyorsun
neden dağ gülüm neden
neden iki yüreği bir araya getiremiyoruzki
kirpiklerim ıslak elime değiyor sensizliğin kor ateşi
yaylım ateşi var şizofren sancıların döşüme
duman duman olmuş bağrımdaki ateş
küllerim savruluyor gökyüzüne
bu gece daha bi ağır hasretin yüreğime
kirpiklerim sicim sicim sızlıyor gidişine
yanaklarımda dar ağaçları kuruluyor yarınlarıma
önümü göremiyorum artık
adımlarım sensizliğin hasretine dayandı
ben gidiyorum sen susuyorsun
siliyorum dudağındaki yalanı
yalan yalanı doğurur
düşmeyesin suskunluğumun ayazına
bir kapı kapandı bu gece
kirpiklerim hissetti yokluğunu
kokun sinmişti yatağıma
bir nehir gibi akıp gittin
sol avcuma baktım sel vuruyor sensiziliğime
adaklar adamıştım senli bir görümlük nefese
ama olmadı dağ çiçeğim olmadı
ben sustum sen gittin
sen sustun ben öldüm yokluğuna
ne kadar şizofrenik sancı varsa bak yine vurdu gözlerime
acıyı seviyorum dedimse-de
bu kadarına can/mı dayanır dağ gülüm
hadi çok uzatmayalım ayrılığı
bilirsin aşıkların gidişi mum alevi gibidir
hani senin dediğin gibi
hatırlıyormusun dağ gülüm?
küçük bir ev iki çocuk isimleride hazırdı
birisi senden birisi benden alacaktı adını
bak hava soğudu yine içimde tiz bir sancı
sen iyimisin ?
uzaksın bana biliyorum üşütmeyesin oralarda
sıkı giyin
beni sorma buralar epey soğudu
tahta kulübemin camları üfürüyor senin hasretini içeri
eski kapımın küflenmiş menteşeleri
iç çektiren bir gıcırtıyla süslüyor geceyi
gelenim gidenim yok hasretinden başka
of dağ gülüm of
sırtımda ağır bir ayrılık
dilimde sancılı şizofrenik bir yara gibi sen
vedalara güneş açmıyor artık
hepsi çıkarcı dünyanın ganimeti
paslı bir menteşe gibi sıkıştı yüreğim
kirli dünyada yaşamaktan utanıyordum
sokaklar bom boş
yorgunum dağ gülüm çok yorgunum
önümü göremediğim uçurumlar diziliyor adımlarım altına
paslı bir tren gıcırtısı aldı yüreğimi peşine
ben sahipsiz şizofrenik bir deli gibi gülüyorum acılara
ayrılığı bir gelin gibi süsleyip gidiyorum artık
kirpiklerim sancılı nehir gibi
cehennem dökülüyor avuçlarıma
anladım zorla güzellik olmaz
çirkin olmak vardı arkandan
kovsanda gitmemek vardı kapından
dibi çıkmış dünyada ölmek vardı ellerinden
anlaşıldı bu şiirin sonu gelmeyecek
cigaramda bitti zaten
yatmalı artık sensizliğin koynuna
şizofrenik sancılar vurmadan hayallerimi /
cüzzamlı yarınlar sarmadan gecelerimi
unutma sözünü sakın dağ gülüm/
giderken iki elim kanda olsa gelirim demiştin/ya
hadi bula ellerini döşümdeki sensizliğime
bu gece son defa gir rüyalarıma.!
Emel Abokan
27/01/2018
03:45
5.0
100% (4)